Ortopedik cerrahi sonrası sevofluranın indüklediği diffüz alveolar hemoraji olgu sunumu
Serdar Yeşiltaş, Muhittin Çalım, Gül Pınar Tepe
Giriş: Diffüz alveolar hemoraji (DAH), dispne, hemoptizi ve akut solunum yetmezliğinin (ASY) hızlı başlangıcı ile karakterize mortal seyredebilen nadir görülen klinik bir durumdur. Genellikle DAH; otoimmün sistemik vaskülit, pulmoner enfeksiyonlar, ilaçlar, uyuşturucu kullanımı, halojenli gazlar ve tümörlerle ilişkilidir. Kliniğimizde sağ retroperitoneal schwannom nedeniyle operasyona alınan ve erken postoperatif dönemde sevofluran kaynaklı diffüz alveolar hemoraji saptanan olguyu sunmayı amaçladık.
Olgu: Hipertansiyon ve geçirilmiş tiroid cerrahisi öyküsü olan ASA 2 54 yaşındaki erkek hasta, sağ retroperitoneal schwannom nedeniyle operasyona alındı. Hem cerrahi hem de ekstübasyon herhangi bir komplikasyon olmaksızın gerçekleştirildi. Ekstübasyon sırasında hastada öksürük ve laringospazm gibi belirgin üst hava yolu tıkanıklığı bulguları gözlenmedi. Postopoperatif erken dönemde hemoptizi, dispne ve akut solunum yetmezliği gelişen hastada dinlemekle bilateral solunum seslerinde azalma, yer yer krepitan raller mevcut idi. Prosedür öncesi, göğüs radyografisinde dikkat çekici bulgu yoktu; ancak postoperatif grafide apeks ve tabanı koruyarak iki taraflı düzensiz, periferik konsolidasyonlar gözlendi (resim-1 ). Hastaya toraks BT çekilerek göğüs hastalıkları konsültasyonu istendi. Toraks BT de saptanan bilateral akciğer alanlarında düzensiz konsolidasyonlar ve yaygın buzlu cam görünümleri diffüz alveoler hemoraji lehine değerlendirildi (resim 2). COVİD-19 hastalığı için sürüntü örneği alındı, perfüzyon sintigrafisi ve alt ekstremite venöz doppler USG planlandı. Oksijen desteği, kortikosteroid ve antibiyotik tedavisi düzenlenen hastanın COVİD-19 PCR sonucu negatif geldi. Yatışının 8. gününde dispne gözlenmeyen ve 2 gündür hemoptizisi tamamen kesilen hasta şifa ile taburcu edildi ve poliklinik kontrolü önerildi.
Tartışma: Literatürde diffüz alveolar hemoraji (DAH), halojenli gazlardan kaynaklanan inhalasyon hasarı ile ilişkilendirilmiştir. Volatil gazlar, lipofiliktir ve hücre zarındaki araşidonik kaskadı güçlendirerek alveoler permeabilitenin , oksidatif stresin ve inflamatuar yanıtın artmasına neden olabilir. Bugüne kadar, genel anestezi sırasında sevofluran uygulamasını takiben DAH gelişimini bildiren sadece birkaç vaka raporu yayınlanmıştır. DAH anestezistlerin özellikle postoperatif erken dönemdeki akut solunum yetmezliği olgularında dikkate alması gereken literatürde nadir gözlenen benzersiz bir klinik antitedir. DAH genellikle hemoptizi, dispne ve anemi varlığı gibi ciddi bulgularla ortaya çıktığı için, etiyolojinin hızlı tespiti ve nedene yönelik tedavinin erken dönemde başlatılması sağkalımda büyük önem taşır.
|