İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2021

P-101

Mastositoz Hastalarında Proflaktik Anti-Mediyatör Tedavi Anestezi Yönetiminin Önemli bir Parçasıdır: Olgu Sunumu

Filiz Üzümcügil, Ebru Küçükçotur Kokurcan, Eser Şimşek

Hacettepe Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı


Giriş:

Mastositoz, mast hücrelerinin dokulara infiltrasyonu ile karakterize klonal bir kemik iliği hastalığıdır. Mastositozlu hastalarla ilgili geniş çaplı retrospektif bir çalışmada, peri-operatif mediyatör-ilişkili semptomların ve anaflaksi insidansının erişkinde sırasıyla %2 ve %0.4, çocuklarda ise %4 ve %2 olduğu bildirilmiş olup, proflaktik anti-mediyatör tedavisi (PAT) almayanlarda riskin arttığı rapor edilmiştir (1).  Mast hücre inflitrasyonunun deriyle sınırlı olduğu ‘diffüz kutanöz mastositoz’ tanısı olan hastamızdaki anestezi yönetimimizi sunmayı amaçladık.



Olgu:

İnmemiş testis ve sünnet cerrahisi planlanan 7 yaş 22 kg hastanın, 7,5 aylıkken cilt biyopsisiyle mastositoz tanısı aldığı, vücudundaki hiperpigmente lezyonlar dışında sistemik bulguları olmadığı ve düzenli Montelukast kullandığı öğrenildi. Çocuk Allerji ve İmmünoloji Bölümü’nün önerileri alınarak ameliyattan 12 saat önce peroral ve 2 saat önce intravenöz 20 mg metilprednizolon ile 30 dakika önce 1 mg/kg feniramin uygulandı. Ameliyattan 15 dakika önce 0,05 mg/kg midazolam uygulandı.

Anestezi indüksiyonu öncesi SpO2, EKG, sıcaklık ve noninvaziv kan basıncı monitörize edildi. 2-4 mg/kg Propofol titre edilerek uygulandıktan sonra 2,5 numara LMA yerleştirildi. Cerrahi öncesinde 2 mg/kg (%0.25) Bupivakain ile kaudal blok uygulandı. İdame O2/hava (%50-%50) içerisinde sevofluran ile sağlandı. Operasyon süresince hasta ve hastaya verilen sıvılar ısıltılarak normotermi sağlandı. Lokal mediyatör salınımının önlenmesi için lezyonlara flaster yapıştırmamaya özen gösterildi. Basınç, sürtünme ve iritasyondan kaçınmak için silikon koruyucular kullanıldı. Cerrahi sonunda hasta derlenme ünitesine devredildi. Günübirlik gözlemde 4 saat izlenen hasta komplikasyonsuz olarak taburcu edildi.



Tartışma ve Sonuç:

Mastositozlu hastalarda anestezik ajanlar, travma, stres, ısı değişimleri, postoperatif ağrı mast hücre degranülasyonuna yol açabilmektedir (2). Hastamıza preoperatif anksiyoliz amacıyla midazolam uygulanmış ve anestezi indüksiyonu ile idamesinde, güvenli olduğu bildirilmiş olan volatil anestezikler kullanılmıştır. Hem intraoperatif hem de postoperatif süreçte opioidlerden kaçınmak amacıyla da kaudal blok uygulanmıştır. Mastositozda anestezi kontraendike olmamakla birlikte, güvenlik profili bildirilmiş olan ilaçların kullanılması gerektiği ve PAT ile riskin azaltılabileceği unutulmamalı, anafilaksi olasılığı göz önünde tutularak resüsitasyon hazırlığı yapılmalıdır.