Servikal Travmalı COVID-19 Hastasında Anestezi Yönetimi: Bir Olgu Sunumu
Melike Kuvvet Bilen, Ezgi Hatip Ünlü, Kemal Tolga Saraçoğlu
Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi
Giriş:
COVID-19 pandemisi dünya çapından devam ederken, hastanelerde acil ve travma cerrahileri halen alınmaktadır. [1] COVID-19 farklı klinik bulgularla prezente olabildiği için preoperatif dönemde hangi hastanın pozitif olduğunu belirlemek mümkün olmamaktadır. Ancak solunum yollarını tutan bir enfeksiyon olduğundan, genel anestezi sonrasında; alveolar düzeyde endotel hasarı, sürfaktan salımının bozulması, kompliyans azalması, hiyalin membran oluşumu gibi mekanizmalarla pulmoner komplikasyon riski artmaktadır [2].
Bu olgu sunumunda denize uygunsuz atlayarak servikal fraktür sonrasında biparezisi gelişmiş olan 29 yaşında erkek hastanın eş zamanlı COVID 19 hastalığının teşhis edilmesi ve başarılı anestezi yönetiminin sunulması amaçlanmıştır.
Olgu: Acil servise bilinen ek hastalığı olmayan 29 yaşında erkek hasta başvurdu. Hastanın denize atlama sonrasında C5 korpus ve laminasında fraktür olduğu saptanarak, beyin cerrahisi kliniği tarafından acil operasyon önerildi. İlk muayenesinde üst ekstremitelerde kas kuvveti 4/5 olarak değerlendirildi Hastanın çekilen toraks tomografisinde bilateral kontüzyon alanları ve aspirasyona bağlı olduğu yorumlanan buzlu cam alanları gözlendi. Göğüs hastalıkları tarafından değerlendirilen hastada ön planda viral pnömoni düşünülmediği belirtildi. Laboratuvar değerleri Hb:14.6 g/dl Hct:%44 Plt:214.000/uL , Kr:0.81 mg/dl, Üre:27 mg/dl, AST:26 U/L, ALT:20 U/L, Na:135 mmol/L, K:3.97 mmol/L, INR:1.19 olarak tespit edildi. Ameliyathanede oda havasında SpO2 %92, TA: 130/80 mmHg, Nabız: 60/dk olarak kaydedildi. Hasta onamını takiben indüksiyon sağlandı. Komplikasyonsuz trakeal entübasyon sağlandı. Hemodinamik olarak stabil seyreden hastanın, postop ekstübe edilerek SpO2%98 (maske O2 4L/dk akım ile), TA: 110/70 mmHg, Nabız: 71/dk olarak yoğun bakım ünitesine transferi sağlandı. Takibinde PCR testi pozitif gelmesi üzerine COVID-19 yoğun bakım ünitesine devri gerçekleştirildi.
Tartışma ve Sonuç: Hastada, travmaya ve aspirasyona bağlı olarak da karşımıza çıkabilecek olan akciğer değişikliklerinin temelde COVID-19’a bağlı olduğu belirlenmiştir. Özellikle salgın boyunca bu tür hastalarda tomografi, akciğer grafisi gibi görüntülemelerde gözlenen değişikliklerde COVID-19 enfeksiyonunu akıldan çıkarmayarak, tedavi ve müdahaleleri bu yönde yapmakta fayda olduğu kanısına varılmıştır. COVID-19 hastaların pulmoner kapasitelerinin düşmesine, postoperatif solunum komplikasyonlarının gelişmesine, ve koagülopatiye sebep olarak komorbiditelerin artmasına neden olabilmektedir.
|