İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2021

YD-001

Karaciğerde İskemi Reperfüzyon Oluşturulmuş Ratlarda Platelet Zengin Plazma ve Sevofluran Anestezisinin Etkileri

Ayşe Gülfem Yalçın, Mustafa Arslan, Volkan Şıvgın, Mustafa Kavutçu, Şaban Cem Sezen

Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji ve Reaminasyon Anabilim Dalı, Ankara


Giriş:

Karaciğer cerrahisi ve transplantasyonu sırasında, kısmi veya total vasküler oklüzyon periyodları kaçınılmazdır ve iskemi reperfüzyon (İR) hasarı ile sonuçlanır. Platelet Zengin Plazma(PRP), büyüme faktörlerinden zengin otolog bir üründür. Çalışmanın amacı, karaciğer İR hasarında PRP uygulamasının ve sevofluran anestezisinin etkilerinin karaciğer dokusu üzerine araştırılmasıdır.



Gereç ve Yöntem:

Etik kurul onayı alındıktan sonra, 36 adet rat, rastgele 6 gruba ayrıldı. Gruplar Donör, Kontrol, İR, İR-Sevofluran, İR-PRP, İR-PRP-Sevofluran olarak belirlendi. Donör grubu, PRP oluşturmak amacı ile abdominal aortadan kan alınması ardından sakrifiye edildi. İR, İR-Sevofluran, PRP, İR-PRP-Sevofluran gruplarında, abdominal laparotomi sonrası porta hepatis eksplore edildi ve klemplendi; 2 saat iskemi ardından 2 saat reperfüzyon uygulandı. PRP gruplarına iskemiden 30 dakika önce intraperitoneal 1 ml PRP uygulandı; İR-S ve İR-PRP-S gruplarına İR süresince sevofluran %2.3 olarak uygulandı. Tüm gruplar anestezi altında sakrifiye edildi. Karaciğer doku örnekleri ışık mikroskobunda Hematoksilen-Eosin (H&E) ile boyanarak incelendi; biyokimyasal inceleme için doku örneklerinde malondialdehid(MDA), Katalaz(CAT), Glutatyon-s-transferaz(GST) ve Paraoksonaz(PON) değerleri ölçüldü.



Bulgular:

Histopatolojik incelemede, karaciğer parankiminde hidropik dejenerasyon, sinüzoidal dilatasyon, parankimde mononükleer hücre infiltrasyonu ve nekroza giden hücre sayısı İR-PRP ve İR-PRP-S gruplarında İR grubuna göre anlamlı olarak düşük saptandı (Tablo1,Resim1-5). Piknotik çekirdek değerlendirmesinde ise gruplar arası anlamlı fark saptanmadı (Tablo1,Resim1-5). MDA düzeyi anlamlı farklı bulundu (p=0.005). MDA düzeyi İR grubunda K grubuna göre anlamlı yüksek olarak bulundu (p=0.001). MDA düzeyi İR-PRP ve İR-PRPS gruplarında İR grubuna anlamlı olarak düşük bulundu (p=0.001,p=0.020,sırasıyla),(Tablo2). CAT enzim aktivitesi gruplar arasında anlamlı olarak farklı bulundu (p=0.048). CAT enzim aktivitesi İR grubunda K grubuna göre anlamlı artmış olarak tespit edildi (p=0.005). CAT enzim aktivitesi İR-PRP ve İR-PRPS gruplarında İR grubuna anlamlı olarak azalmış bulundu (p=0.026,p=0.038,sırasıyla), (Tablo2). PON ve GST enzim aktivitesi sonuçları Tablo2'de sunulmuştur.



Tartışma ve Sonuç:

PRP uygulamasının, karaciğerde deneysel olarak oluşturulan İR hasarının engellenmesinde etkili olabileceği sonucuna varıldı. Klinik uygulamalara PRP kullanımının aktarılması amacı ile daha fazla randomize, kontrollü deney ve klinik çalışmalara ihtiyaç vardır.