İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2021

S-023

Pron Pozisyonda Opere Olan Hastalarda Dil Ödeminin Değerlendirilmesi

Emine ASLANLAR, Özkan ÖNAL, Durmuş Ali ASLANLAR, Şeyma AKPINAR, Hasan Hüseyin BAYRAM, Oğuzhan ARUN, Bahar ÖÇ

Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi


Giriş:

Pron pozisyon, nörocerrahide posterior yaklaşım gerektiren prosedürlerde yaygın olarak kullanılır. Bu cerrahi pozisyon, hipoperfüzyon ile sonuçlanan hemodinamik değişiklikler, solunum fizyolojisinde değişim, görme kaybı, brakial pleksus hasarı, basınç ülserleri gibi birçok komplikasyonla ilişkilidir. En önemli komplikasyonlarından biri de dil ödemidir. Literatürde bildirilen nörocerrahi sonrası dil ödemi gelişen 36 vakadan 11’i pron pozisyonda opere edilen hastalardan oluşmaktadır. Etyolojide ise lokal mekanik kompresyon, bölgesel lenfatik veya venöz obstrüksiyon, venöz tromboz, reperfüzyon hasarı, yerçekimi ilişkili dependan ödem ve havayolu manuplasyonuna bağlı travma yer almaktadır.

Literatürde pron pozisyonda cerrahi geçiren hastalarda dil ödemini değerlendiren herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Biz bu çalışmada pron pozisyonda opere edilen hastalarda, bu pozisyonun dil alanı üzerindeki etkisini belirlemeyi amaçladık.



Gereç ve Yöntem:

Çalışmaya pron pozisyonda nörocerrahi geçirecek, 18-65 yaş, ASA I-III risk grubundaki 30 hasta dahil edilmiştir. Kontrol grubu, supin pozisyonda nörocerrahi geçiren18-65 yaş arası ASA I-III risk grubundaki 30 hastadan oluşmaktadır. Endotrakeal entübasyonu takiben hasta supin pozisyonda iken (DA1) submental alana yerleştirilen lineer ultrason probu ile total dil cidarı işaretlenip cm2 cinsinden ölçülmüştür. Preoperatif dil alanı değerlendirilmesinden sonra hastaya pron pozisyon verilip cerrahi işleme geçilmiştir. Cerrahi süresi not edilmiştir. Cerrahi sonlandıktan sonra supin pozisyona alınan hastada ekstübasyondan hemen önce dil alanı (DA2) tekrar ölçülmüştür. Kontrol grubunda da entübasyondan sonra (DA1)  ve ekstübasyondan hemen önce dil alanı (DA2) ölçülmüştür. İki ölçüm arasındaki fark (DA2 - DA1)  dil ödemi olarak kabul edilmiştir. Supin ve pron pozisyon grupları arasındaki dil kesit alanı ve dil ödemi karşılaştırılmıştır



Bulgular:

Pron ve supin pozisyon grubu arasında entübasyon sonrası dil kesit alanı açısından istatiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmemiştir (p=0,62).

Pron ve supin pozisyon grubu arasında ekstübasyon öncesi dil kesit alanı (p=0,01) ve dil ödemi oluşumu (p=0,00) açısından istatiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmiştir.



Tartışma ve Sonuç:

Bu pozisyonda cerrahi yapılan hastalarda dil ödemi gelişebileceği akılda tutulmalı, ekstübasyon öncesi submental USG ile dilin değerlendirilmesi ve dil ödemi varlığının ekarte edilmesi düşünülebilir.