İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2021

S-024

Spinal Anestezi Uygulanan Kardiyovasküler Otonom Nöropatili Tip-2 Diabetes Mellitus Hastalarında Perfüzyon İndeksi Değişimi ve İntraoperatif Komplikasyonlarla İlişkisi

Faruk Subaşı, Didem Onk, Ufuk Kuyrukluyıldız, İlke Küpeli

Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi


Giriş:

Günümüzde santral blok uygulamaları genel anestezi yöntemlerine alternatif ya da kombine şekilde artan sıklıkta kullanılmaktadır. Yaygınlığı giderek artan rejyonel anestezi uygulamaları kardiyovasküler otonom nöropatili(KON) hastalarda yaşamı tehdit edecek komplikasyonlara yol açabilmektedir. Bu çalışmada bazal perfüzyon indeksi(PI) değerlerinin ve spinal anestezi sonrası perfüzyon indeksi değerlerindeki artış trendinin diyabetik hastalarda KON varlığı açısından prediktif bir belirteç olarak kullanılabilirliğinin araştırılması amaçlanmıştır.



Gereç ve Yöntem:

Çalışmamıza 18 yaş üzeri, spinal anesteziyle operasyona alınan, Tip-2 Diabetes Mellitus(DM) dışında ek hastalığı bulunmayan ASA I,II ve III risk grubundaki 150 hasta dâhil edildi.18 yaş altı, Tip-1 DM olan, spinal anestezinin kontraendike olduğu, DM dışında periferik perfüzyonu bozabilecek periferik arter hastalığı ve benzeri komorbiditesi olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Grup kontrol(n:50): DM (-) ve KON (-) olan hastalar, Grup DM(n:50): DM (+) ve KON (-) olan hastalar ve Grup KON(n:50): DM (+) ve KON (+) olan hastalar olarak belirlendi. KON tanısında Ewing testleri kullanıldı. Gruplar ameliyat masasına alındıktan sonra hastalara oturur pozisyonda 12,5 mg yoğunlaştırılmış bupivakainle spinal anestezi uygulandı. Spinal anestezi sonrası preoperatif ve intraoperatif kalp hızı, kan basıncı, SpO2 ve PI verileri üçer dakikalık aralıklarla operasyon sonuna kadar kaydedildi.



Bulgular:

Çalışmamızda bazal PI değerlerinin en düşük KON grubunda en yüksek kontrol grubunda olduğu görüldü(p<0,05). PI değerlerinin spinal anestezi sonrası zaman içerisindeki değişimleri incelendiğinde tüm zamanlarda en yüksek değerler kontrol grubunda saptanırken en düşük değerler KON grubunda saptandı(p<0,05). Spinal anestezi sonrası hipotansiyon gelişen ve gelişmeyen hastalar arasında sıfırıncı ve üçüncü dakikalardaki PI değerlerinde anlamlı bir farklılık saptanmadı(p>0,05). Ancak altıncı dakika ve sonrasındaki değerler incelendiğinde hipotansiyon gelişen grupta PI değerleri belirgin olarak düşük saptandı(p<0,05).



Tartışma ve Sonuç:

Çalışma neticesinde KON olgularının öngörülmesinde; uygulanan anestezi yönteminden bağımsız olarak bazal PI değerlerinin ve nöroaksiyel anestezi uygulanmış hastalarda gözlenen yavaş PI artış trendinin prediktif bir değer olarak kullanılabileceğini tespit ettik.