Hipofiz Tümör Cerrahisi Uygulanan Hastalarda Anestezi Yönetiminin Retrospektif Analizi
Fatime Zehra Şenses, Zeynep Baysal Yıldırım
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD
Giriş:
Hipofiz tümörlerinin başarılı cerrahi tedavisi multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Potansiyel komplikasyonların yönetimi ve önleme stratejileri, başarılı perioperatif hasta bakımı için esastır. Bu çalışma, hastanemizde endoskopik endonazal transsfenoidal ve/veya kraniotomi ile hipofiz cerrahisi uygulanan hastaları anestezi yönünden retrospektif olarak inceleyerek bir veri kayanağı oluşturmayı amaçlamaktadır
Gereç ve Yöntem: Ocak 2010 - Aralık 2020 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşürürji kliniğinde hipofiz adenomu nedeniyle nöroanestezi uygulanan hastaların anestezi kayıt formlarındaki verileri etik kurulu onayından sonra retrospektif tarandı.Hipofiz cerrahisi geçiren toplam 102 hastanın sadece 94'ünün kayıt formu sağlıklı bir şekilde elde edildi. Bilgisayar kayıtları ve anestezi fişleri incelenerek hastaların demografik verileri , ASA skoru,komorbiditeleri, anestezi ve cerrahi süre, Mallampati skoru, entübasyon güçlüğü, monitörizasyon , anestezi yöntemleri, anestezik ilaçlar, peroperatif komplikasyonlar, postoperatif yoğun bakım ihtiyacı değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya dahil olan hastaların 40’ı (%42,6) kadın ve 54’ü (57,4) erkekti. Hastaların çoğu ASA II (% 60,6) ve ASA III (% 29,8) sınıfında idi. Hastaların cerrahiye kabul şekli ile postoperatif yoğun bakım yatış süresi kıyaslandığında acil cerrahiye alınanlarda anlamlı olarak yoğun bakım yatışları daha yüksek bulundu. Ameliyatların %7,4’ü açık kraniotomi ile %92,6’sı transsfenoidal yöntemle yapılmıştı. Anestezi yöntemi olarak %18,1 TIVA %81,9 inhalasyon anestezisi uygulanmıştı. Anestezi türü ile intraop gelişen hipotansiyon kıyasalndığında inhalasyon anestezisi uygulananlarda oran daha yüksek bulundu. Hastaların postoperetif laktat düzeylerine bakıldığında;inhalasyon anestezisi uygulananlarda TIVA uygulananlara kıyasla daha yüksek görüldü. Hastalarda preoperetif bakılan IGF-1 değeri le postoperatif gelişen diyabetes insipitus arasında anlamlı bir ilişki bulunamadı ancak IGF ile mallampatı skoru arasında pozitif korelasyon gösteren analmlı bir ilişki bulundu.
Tartışma ve Sonuç: Hipofiz tümörü olan hastaların başarılı tedavi yönetimi anestezi,nöroşürürji,radyoloji ve endokrinoloji birimlerinin bir arada olduğu multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Uygulanan nöroanestezinin preoperatif dönemden başlayıp postoperatif dönemi de kapsayan özellikli bir anestezi türü olduğu; hastalarda endokrinolojik problemlerin yaşanabileceği, zor entübasyonla karşılaşma oranının yüksek olduğu, hemodinami takibinde gerekirse invazif yöntemlerin kullanılabileceği akılda tutulmalıdır.
|