İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2013

S-29

TIROIDEKTOMI SIRASINDA BAŞ POZISYONUNUN SEREBRAL OKSIJENIZASYON VE KAN AKIMI HIZI ÜZERINE ETKILERI

A.SARAÇOĞLU 1, A.YAVRU 1, D.ALTUN 1, E.ÇAMCI 1, N.AKSAKAL 2, İC.SORMAZ 2


İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ, ANESTEZİYOLOJİ AD 1
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ, GENEL CERRAHİ AD 2

Genel anestezi sırasında baş ve boyuna pozisyon verilmesi cerrahi yöntemlerin çeşitliliklerine bağlı olarak değişen oranlarda uygulanmaktadır. Karotid ve vertebral arter oklüzyonu ve disseksiyonu ile orta serebral arter infarktının baş rotasyonuna veya ekstansiyonuna bağlı olarak geliştiği bildirilmiştir.  Tiroidektomi, omuz cerrahisi yada karotis endarterektomi gibi birtakım cerrahi girişimlerde servikal spinal rotasyon yada fleksiyondan yeterince kaçınılmamaktadır. Bu çalışmanın amacı tiroidektomi için servikal hiperekstansiyon pozisyonu verilen hastalarda common carotis arter kan akımının ve serebral pulse oksimetre değerlerinin perioperatif dönemde ölçülerek aralarındaki ilişkinin ortaya konulmasıdır. 

Etik kurul onayı ve hasta onamları alındıktan sonra, 18-50 yaş arasında, total tiroidektomi geçirecek 28 hasta çalışmaya alındı. Hastalara preoperatif supin pozisyonda 10 dk dinlendikten sonra sol bifurkasyonun 2 cm proksimalindeki segmentte common carotid arterden Doppler Ultrasonografiyle ölçüm yapıldı. Ölçüm indüksiyondan sonra ve operasyon bitiminden hemen sonra boyun ekstansiyonu düzeltilmemişken, hasta genel anestezi altındayken tekrarlandı. Peak sistolik velocity (VEL), ortalama velocity değeri (TAMEAN), damar çapı (D) ve kan akımı volümü (VOL) hesaplandı. Serebral oksijenizasyon ölçümleri için bilateral serebral oksimetri cihazı kullanıldı.

Operasyon sonunda VEL, TAMEAN ve VOL değerleri preoperatif döneme ve indüksiyon zamanına göre anlamlı düşüş göstermiştir (p<0,05). Operasyon sonunda D değeri  preoperatif ve indüksiyon sonrası döneme göre anlamlı düşüş göstermiştir. İndüksiyon sonrasında ve operasyon sonunda sol ve sağ serebral pulse oksimetre ölçüm değeri preoperatif döneme göre anlamlı artış göstermiştir (p<0,05). Operasyon sonunda sol ve sağ serebral pulse oksimetre ölçüm değerleri indüksiyon sonrasına göre anlamlı düşüş göstermiştir (p<0,05). Tansiyon değerinin preoperatif döneme göre indüksiyon ve operasyon sonrasında gösterdiği değişim ile D değerinin preoperatif döneme göre indüksiyon ve operasyon sonunda gösterdiği değişim arasında anlamlı  negatif korelasyon mevcuttu (p<0,05).

Tiroidektomi operasyonları için verilen baş boyun ekstansiyonu, peroperatif karotis kan akımıyla serebral oksijenizasyonu olumsuz yönde etkilemektedir. Hastaları pozisyona bağlı gelişebilecek sekonder beyin hasarlarından korumak anestezistlerin sorumluluğundadır. Bu yüzden serebral perfüzyon basıncını ve serebral kan akımını devam ettirmek ve intrakranyal basınclardaki artışlardan korumak önemlidir.