İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2022

S-061

Ağır ve hafif seyirli covid 19 pnömonisinde biyoimpedans yöntemi ile tespit edilen ekstrasellüler sıvının (ECW) kliniğe etkilerinin belirlenmesi

Zühal Çavuş, Ayşe Vahapoğlu, Ülkü Aygen Türkmen, Döndü Genç Moralar, Habibe Vural

Gaziosmanpaşa EAH


Giriş:
COVİD19 Pnömonili hastalar sıklıkla Berlin tanımlamasıyla belirlenen,Akut Solunumsal Stres Sendromu(ARDS) ile karakterizedir.1-2ARDS’deki patoloji,permeabilitenin artışıyla ekstravasküler akciğer sıvısının birikmesidir.Akciğerdeki sıvı artışı damar dışı akciğer sıvısı(EVLW) veya ekstrasellüler sıvı(ECW) olarak, invaziv(hemodilüsyon)veya noninvaziv(biyoimpedans)yöntemlerle belirlenebilmektedir.Çeşitli çalışmalarda akciğerdeki ECW miktarının ARDS’de hastalığın şiddetini belirlemede etkili olduğu gösterilmiştir.3-4Ağır COVİD19 Pnömonili hastalar ARDS özellikleri gösterdiğinden,non invaziv olarak ölçtüğümüz ECW’nin klinik seyrin gösterebileceğini düşündük.Çalışmamızda biyoimpedans yöntemi ile ölçülen ECW’yi kullanarak hastalık şiddetini öngörmeyi amaçladık.

Gereç ve Yöntem:
Hastanemiz Etik Kurul onayı ile (No:28/05/2020) serviste yatan hafif seyirli hastalar(n=33,Grup 1)ve Yoğun Bakım Ünitesinde(YBÜ)yatan ağır seyirli hastalar (n=32,Grup 2)çalışmaya dahil edildi.Servise ve YBÜ’yatışı yapılan COVİD19 pnömonili hastalarının,yatış esnasında 5’er dakikalar arayla 12’şer ölçüm yapılacak şekilde NICAS cihazıyla(Şekil 1.2)kardiak output(CO), stroke volüm(SV) ve ECW’leri kayıt edildi.

Bulgular:
Hastaların demografik verileri(Tablo1)ve yatıştan itibaren ölçülen CO,SV ve ECW değerleri (Şekil 3.4.5)arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamadı.

Tartışma ve Sonuç:
Covid19 Pnömonili ARDS hastalarında volüm yükünün aşırı yüksek olmasının mortaliteyi arttıran faktörlerden biri olduğunu gösteren çalışmalar mevcuttur5Covid19 hastalarında sıklıkla periferik ve pulmoner ödem mevcuttur.6-7Bizim çalışmamızda,COVİD19Pnömonili hastaların yatışlarının ilk saatlerinde yaptığımız ölçümlerde,hemodinamik parametreler ve ECW arasında istatistiksel olarak anlamlı fark tespit etmedik.Pareja ve ark.8COVİD19 hastalarında biyoimpedans ile yaptıkları çalışmalarında sıvı yükünün mortalite ve mortaliteye etkisinin olduğunu saptamışlardır.COVİD19 hastalarında klinik seyrin invaziv hemodinamik monitörizasyon yerine biyoimpedansın rutin kullanımıyla belirlenebileceği ve sıvı tedavisinin restriktif olması gerektiği sonucuna varmışlardır.6Mortalite ve morbidite açısından ikiye ayırdıkları gruplar arasında ECW açısından anlamlı fark buldukları bu çalışmada,ölçümleri hastaneye yatıştan 72 saat sonra yapmışlardır.Bizim çalışmamızda,ölçümler hastaneye yatışın ilk saatinde alındığından,biyoimpedans yöntemi ile değerlendirme anlamlı bulunmamıştır.COVİD19Pnömonisi Gattinoni tarafından nonARDS ve ARDS olarak sınıflanmıştır.Tanının daha çok bilgisayarlı tomografi ve klinik ile konulacağını,tedavinin gruplar arasında farklı olduğunu savunmuştur.9-10ARDS'deki kompliyans azalması pulmoner ödeme değil hastalığın etkilerine bağlanmıştır.Bizim çalışmamızda Gattinoninin bu fikrini desteklemektedir.Ağırve hafif COVİD19Pnömonili hastalarda,biyoimpedans yöntemi ile CO,SV ve ECW ölçümleri anlamlı bulunmasada bunun hastalığın başlangıcında ödemin etkili olmadığını gösterebileceği ve pandemide kullanımı kolay ve noninvaziv olan NİCASkullanılarak,klinikle birlikte hidrasyon hakkında fikir verebileceği kanısındayız.