İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2022

S-010

Hacettepe Üniversitesi Ameliyathanelerinde Uyanık Kraniotomi Yöntemi ile Alınan Vakaların Anestezi Yönetimi ve Perioperatif Komplikasyonlar Açısından Retrospektif Değerlendirilmesi

Ersu Çelebi, Murat İzgi, Pınar Özdemir Yaşar, Şennur Uzun

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi


Giriş:
Uyanık kraniotomi, konuşma ve sensörimotor bölgelerin veya bu bölgelere yakın kitlelerin eksizyonunda standart yaklaşım haline gelmektedir. Yöntemin avantajları; fonksiyonel haritalamaya izin vermesi, genel anesteziklerin istenmeyen etkilerinden kaçınılması, daha az nörolojik defisit, daha kısa cerrahi süre, postoperatif dönemde daha kısa hastanede yatış ve daha yüksek hasta memnuniyetidir. Dezavantajları ise; sedatif ve analjeziklerin etkisiyle hastanın kooperasyonunun olumsuz etkilenmesinin cerrahiyi başarısız kılabilmesi, spontan solunumun durabilmesi, hemodinamik instabilite oluşabilmesi, havayolu güvenliği sağlanmadan nöbet aktivitesinin yönetiminin ayrı bir zorluk oluşturmasıdır. Çalışmanın amacı; merkezimizdeki uyanık kraniotomi vakalarına ait demografiklerin, anestezi yaklaşımının ve komplikasyonların kapsamlı bir derlemesini oluşturmak ve literatürle karşılaştırmaktır.

Gereç ve Yöntem:
Etik kurul onayı sonrası Mart 2008 – Haziran 2018 tarihleri arasında uyanık kraniotomi yapılan hastalar retrospektif olarak incelenmiş ve 33 hastanın verisi çalışmaya dahil edilmiştir. Hastaların yaşı, cinsiyeti, ASA sınıfı, patolojik tanıları, ek hastalıkları, kitle lokalizasyonları, anestezilerinde kullanılan ilaçlar, anestezi süreleri, perioperatif komplikasyonları kaydedilmiştir. Verilerin analizi SPSS23.0 programı ile yapılmıştır.

Bulgular:
Çalışmaya dahil edilen 33 hastanın %60,6’ı erkek (n=20), %39.4’ü (n=13) kadın ve ortalama yaşı 43,64 ± 14,33(20-71) bulunmuştur. %54.5’de(n=18) ek hastalık yokken %45.5’de(n=15) ek hastalık bulunmuştur. Anestezi yönetiminde %60.6 (n =20) propofol+ remifentanil, %24.2’de (n=8) propofol + deksmedetomidin ve %15.2’de(n=5) deksmedetomidin kullanılarak sedasyon sağlanmıştır. %84.8’inde(n=28) intraoperatif komplikasyon görülmemiş olup 3 vakada intraoperatif hipertansiyon, 1 vakada intraoperatif hiperglisemi ve 1 vakada da spontan solunum kaybı görülmüştür. Çalışmamızdaki vakaların hepsi bilinçli sedasyon tekniğiyle alınmış olup, sedasyon derinliği Ramsey skalasıyla değerlendirilmiştir. Yalnızca 1 hastada sedasyon derinliğine bağlı olarak desatürasyon gözlenmiş ancak ileri havayolu gereçleri kullanılmadan cerrahi tamamlanmıştır. Çalışmamızdaki hiçbir vakada lokal anestezik sistemik toksisitesi veya intraoperatif nöbet gözlenmemiş, anesteziyle ilişkili bir komplikasyon nedeniyle genel anestezi gerektirmemiş ve hiçbir vakada cerrahi erken sonlandırılmak zorunda kalınmamıştır.

Tartışma ve Sonuç:
Literatürdeki uyanık kraniotomi serileri incelendiğinde hastaların; yaş, ASA sınıfları, anestezi süresi, komorbiditeler, perioperatif komplikasyon verileri bizim çalışmamızdakine benzer bulunmuştur. Literatürden farklı olarak merkezimizde nöbet, hemodinamik instabilite, genel anestezi gerektiren solunum yetmezliği gibi komplikasyonlar gözlenmemiştir.