İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2022

S-127

TRAKEAL STENTİ OLAN HASTADA HAVAYOLU LAZER CERRAHİSİNDE ANESTEZİ YAKLAŞIMI

Ezgi ERKILIÇ, Emine SÖNMEZ, Meliha Kevser YAMEN, Tülin GÜMÜŞ, Orhan KANBAK

Ankara Şehir Hastanesi, Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği


Giriş:
Post entübasyon trakeal stenoz, endotrakeal entübasyon veya trakeostominin bilinen bir komplikasyonudur. Trakeal stenoz yönetilmesi zor bir konudur ve sıklıkla ardışık, tekrarlayan bir dizi müdahale gerektirir. Trakeal stentleme artan bir şekilde kullanılmasına rağmen, trakeobronşiyal stentli hastaların perioperatif hava yolu yönetimi için resmi kılavuzlar bulunmamaktadır. Bu sunumda trakeal stenozu olan bir hastada lazer cerrahisi sırasında anestezi yönetimini gözden geçirmek istedik.

Olgu:
10 yıl önce troidektomi ameliyatı sonrası gelişen trakeal stenozu olan ASA II özelliklere sahip 37 yaş kadın hastaya stent takıldıktan 1 gün sonra KBB tarafından Lazer kordektomi ameliyatına alındı. Göğüs cerrahisi ekibi de salonda hazır olarak bulundu. Tüm hava yolu ekipmanlarının hazırlandığı odaya alınan hasta, monitörize edildikten sonra indüksiyonu takiben fiberoptik bronkoskopla (FOB) lazer uyumlu 6,5 spiralli tüple stent görülerek entübe edildi. Lazer kullanımında etkilenmeyi azaltabilmek için güvenlik önlemleri alıdı. Anestezi idamesi propofol ve remifentanil infüzyonu ile sağlandı. Cerrahi işlem sırasında problem yaşanmadı. Ekstubasyon işlemi FOB eşliğinde stentin yerinde olduğu teyit edildikten sonra sorunsuz olarak gerçekleştirildi. Postoperatif dönemde 2 gün yoğun bakımda takip edilen hasta sorunsuz olarak taburcu edildi.

Tartışma ve Sonuç:
Trakeobronşiyal obstrüksiyonu olan hastalarda cerrahi rezeksiyon veya rekonstrüksiyon tedavisinin uygun olmadığı durumlarda stentleme işlemi uygulanır. Trakeal stenti olan hastalarda direk laringoskopi, laringeal giriş ve vokal kordları net bir şekilde görüntülenmesini sağlasa da, stente zarar verme, yerinden çıkma, yanlış bir lümen oluşturma veya trakeayı delme riskine sahiptir. FOB ‘un hem entübasyon hem de ekstübasyon aşamasında kullanılması stent pozisyonunun korunması ve komplikasyonları değerlendirme açısından önem taşır. Böyle bir hastada özel güvenlik önlemlerinin alınmasını gerekli kılan lazer cerrahisi stentli bir hastada daha da durumu karmaşık hale getirecektir. Hava yolu bütünlüğünü sağlamaya çalışırken lazer cerrahisine ortam hazırlayabilmek bu vakaya özel bir anlam katmaktadır.