İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2022

S-192

Rivaroksaban Kullanan Hastada Aynı Seviyeden Düşme Sonrası Gelişen Akut Dispne: Olgu Sunumu

Gizem Özdem, Mehmet Demiroğlu, Levent Özdemir, Aslınur Sagün, Handan Birbiçer

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı


Giriş:
Warfarin kullanımında olduğu gibi INR takibi yapılmaması ve nispeten etken maddenin kısa yarılanma ömrü nedeniyle yeni nesil non-vitamin K oral antikoagülanlar sık tercih edilmektedir (1). Ancak, özellikle minimal travma geçiren hastalarda ilaca bağlı kanama eğilimi ve yönetimi halen net değildir. Bu olgu sunumunda, rivaroksaban kullanan ve evinde aynı seviyeden düşme sonrası akut dispne gelişen olgunun sunulması amaçlanmıştır.

Olgu:
Bilinen hipertansiyon, atrial fibrilasyon (AF), vertigo, demans, kalp yetmezliği tanıları olan, AF nedeniyle rivaroksaban kullanan 87 yaşında erkek hasta evinde aynı seviyeden düştükten 3-4 saat sonra solunum sıkıntısı, dispne ve boyunda artan şişlik şikayetiyle dış merkezden hastanemiz acil servisine getirilmiş. Boyun tomografisinde trakea posteriorunda, servikal özefagus duvarında kalınlaşma ve doku ödemi izlenmesi üzerine boyunda hematom ön tanısı ile acil şartlarda ameliyathaneye alındı (Resim 1). Hasta operasyon odasına alındığında yapılan ilk fizik muayenede bilinç kapalı, GKS 6 idi. Hasta monitörize edildiğinde non-invaziv kan basıncı 91/38 mmHg, kalp tepe atımı 124/dk, SpO2’nin ise %67 olduğu görüldü. Hastaya preoksijenizasyon sonrası anestezi indüksiyonu yapıldı ve video-laringoskop görüntüsünde dil kökü, epiglot, vokal kord ve hipofarenkste yaygın ödem ve multipl peteşiyel kanama odakları görüldü. Hasta 7.0 numara tüp ile entübe edildikten sonra, KBB tarafından trakeotomi açıldı. Boyun bölgesi eksplorasyon amacıyla açıldığında majör bir kanama olmadığı ancak birçok bölgeden noktasal kanama alanları ve ciddi doku ödemi olduğu görüldü. Operasyon sonrası reanimasyon yoğun bakım ünitesine alınan hasta postop mekanik ventilatör desteği ile takip edildi. Kontrol bilgisayarlı tomografisi çekilen hastada perikardiyal mayi, bilateral plevral efüzyon, sağ akciğerde intertisyel ödemle uyumlu görünüm saptandı. Hastaya göğüs cerrahisi tarafından sağ hemitoraksa plöreken takıldı ve 500 ml hemorajik vasıflı sıvı boşaltıldı. Solunum sıkıntısı gerileyen hasta mekanik ventilatörden ayrılarak KBB servisine devir edildi.

Tartışma ve Sonuç:
Rivaroksaban kullanımına bağlı olarak spontan retrofaringeal bölgede, trakea ve epiglotta peteşiyal kanama ve ödem gelişen vakalar literatürde bildirilmiştir (2). Major bir kanama odağı olmadan, rivaroksabana bağlı havayolu obstrüksiyonu gelişebileceğinin akılda tutulması gereklidir.