Genel Anestezi Altında Pron Pozisyonda Opere Edilen Hastaların Postoperatif Havayolu Boyutlarındaki Değişikliklerin Analizi
Engin Zafer Terzi, Baturay Kansu Kazbek, Ülkü Ceren Köksoy, Hakan Yılmaz, Perihan Ekmekçi, Filiz Tüzüner
Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezyioloji ve Reanimasyon AD
Giriş: Pron pozisyonda gerçekleştirilen operasyonlardan sonra havayolu ödemi gibi durumlara bağlı olarak ekstübasyonda zorluk, ekstübasyon sonrası reentübasyon gereksinimi gibi komplikasyonlar görülebilmektedir (1). Ultrasonografi, üst havayolu değerlendirmesi çeşitli alanlarda anestezistlerin günlük kullanımına girmektedir. Bu çalışmada elektif şartlarda genel anestezi altında pron pozisyonda opere edilen erişkin hastaların ultrasonografik olarak ölçülen hyoid kemik-cilt mesafesi, anterior komissür-cilt mesafesi, dil kalınlığı parametrelerine ek olarak boyun çevresinin postoperatif erken dönemde prospektif olarak incelenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Etik onayın alınmasının ardından genel anestezi altında pron pozisyonda cerrahi planlanan 18-65 yaşları arasında ASA I-II grubunda 59 hasta bilgilendirilmiş onam alınarak çalışmaya dahil edildi. Dışlanma kriterleri hastanın katılmayı reddetmesi, geçirilmiş boyun veya havayolu cerrahisi öyküsü, bilinen üst havayolu patolojisi, bilinen akut veya kronik organ yetmezliği ve El Ganzouri skorunun 6’dan büyük olması olarak belirlendi. İkiden fazla entübasyon denemesi yapılan hastalar çalışmadan çıkartıldı. Tüm ölçümler ve laringoskopiler aynı deneyimli anestezist tarafından gerçekleştirildi. Demografik verilere ek olarak ultrasonografik olarak ölçülen hyoid kemik-cilt mesafesi, vokal kord anterior komissür-cilt mesafesi, dil kalınlığı ve boyun çevresi preoperatif ve erken postoperatif dönemde ölçülerek kaydedildi.
Bulgular: Çalışmaya 59 hasta alındı. Preoperatif hyoid kemik-cilt mesafesi 0.91±0.17 cm, anterior komissür-cilt mesafesi 0.66±0.14 cm, dil kalınlığı 4.79±0.57 cm, boyun çevresi 38.46±3.28 cm olarak ölçülürken postoperatif dönemde sırasıyla 1.09±0.18 cm, 0.81±0.15 cm, 5.31±0.58 cm ve 40.89±3.31 cm idi. Tekli regresyon analizi sonuçlarına göre entübasyon deneme sayısı, laringoskopi süresi, operasyon süresi ve entübe kalma süresi hyoid kemik-cilt mesafesi, anterior komissür-cilt mesafesi ve boyun çevresinde artış ile ilişkiliyken El Ganzouri skoru dil kalınlığında artış ile ilişkili bulundu.
Tartışma ve Sonuç: Ultrasonografi, giderek daha fazla anestezistlerin kullanım alanına girmekte ve üst havayolu değerlendirmelerinde yüksek kalitede görüntüleri ucuz, tekrarlanabilir ve güvenli şekilde vermektedir (2). Havayolu enstrümantasyonu, operasyon süresi, pron pozisyon, intraoperatif sıvı rejimi gibi değişkenler postoperatif havayolu ödemi, reentübasyon gibi istenmeyen sonuçlarla ilişkilendirilmiştir. Havayolu ödemine bağlı gelişebilecek komplikasyonlar düşünüldüğünde preoperatif ve postoperatif erken dönemde yapılan üst havayolu ultrasonografisinin değeri görülebilir.
|