İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2022

S-075

Yoğun bakımlarda görev alan hekimlerin kardiyak arrest sonrası hemodinamik izlem ve tedavi yaklaşımları

Nurcan Doruk, Sedat Hakimoğlu

Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD


Giriş:
Kardiyak arrest sonrası dönemde yoğun bakım süreci hastanın spontan dolaşımını geri dönmesinin ardından başlamaktadır. Uygulanan tedavilerin başarısı post kardiyak arrest döneminde organ yetmezliğine bağlı ölümler ile ilişkilidir. Kardiyak arreste neden olan patolojinin belirlenmesi ve ortadan kaldırılmasının ardından yakın hemodinamik izlem ve tedavi stratejilerinin hedefe yönelik gerçekleştirilmesi sağ kalımı etkileyen faktörlerden olduğu resusistasyon sonrası bakım ile ilgili uluslararası kılavuzlarda bildirilmiştir. Anket çalışmamız ile ülkemiz yoğun bakım hekimlerinin kardiyak arrest sonrası hemodinamik izlem ve tedavi uygulamaları hakkındaki yaklaşımlarını belirlemeyi amaçladık.

Gereç ve Yöntem:
Çalışmaya yerel etik kurul onayı alındıktan sonra başlanmıştır. Anket çalışmasına yoğun bakımda çalışan uzman hekimler dahil edilmiştir. Uzman olmayan hekimler ve diğer sağlık çalışanları çalışma dışı bırakılmıştır. Soruları google formlar ile oluşturulmuş olup mevcut link katılımcılara email ve sosyal media araçları ile ulaştırılmıştır.

Bulgular:
Ankete dahil edilen 122 hekimin büyük çoğunluğunun yoğun bakım deneyimi (%63,9) 10 yılın altındaydı. Katılımcıların %81,1'inin çalıştığı kurumlarda kardiyak arrest sonrası hemodinamik izlem ve tedavi ile ilgili bir yazılı protokolü bulunmamaktadır. Yoğun bakım hekimlerimiz kardiyak arrest sonrası yoğun bakımda hemodinamik monitorizasyon tekniklerinden invaziv arter basıncı, NİAB, CVP ve laktat ölçümünü daima kullanırken, PAB'ı hiçbir zaman kullanmamaktadırlar. SvO2, kapiller geri dolum zamanı, bacak kaldırma testi, USG ile VCİ çapı ve etCO2 ölçümlerini ise bazen kullanmaktadır. Kardiyak output monitörizasyonu için pulmoner arter termodilüsyon, transpulmoner termodilüsyon, lityum dilüsyon, arteriyel katater dalga analizi, özefageal dopler, TÖE, finger cuff metod, biyoimpedans yöntemlerini katılımcıların çoğunluğu kullanamamaktadır. Bu yöntemlerin içerisinde ise en çok arteriyel katater dalga analizi tercih edilmektedir. Kardiyak arrest sonrası rutin olarak EKO yapılma oranı daha düşüktü. Volüm açığında ilk kristalloidler tercih edilirken, vazopressör olarak ilk tercihin nöradrenalin, inotrop olarak ise dopamin olduğu görüldü. Kardiyak output monitorizasyonunun (%74,4) ve hedefe yönelik sıcaklık yönetiminin (%67,2) büyük oranda kullanılmadığı tespit edildi.

Tartışma ve Sonuç:
Postkardiyak arrest vakalarda hemodinamik izlem yöntemlerinin ülkemiz yoğun bakım hekimlerinin kısıtlı kullandığı görülürken ve yazılı protokollerin ise daha çok tercih edilmesi gerektiği kanısındayız.