İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2022

P-069

Fonksiyonel Endoskopik Sinüs Cerrahisi Sonrası İstenmeyen komplikasyon: “Pnömosefali”

Yunus Emre TUNÇDEMİR, Ahmet Furkan GÜREL, Uğur ALTUN, Meltem BEKTAŞ, BÜLENT BALTACI, Hülya BAŞAR

Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği


Giriş:
İntrakranial hava varlığı olarak tanımlanan “Pnömosefali”nin en sık sebepleri arasında kafa travmaları, tümörler, enfeksiyonlar, iatrojenik nedenler bulunmaktadır(1-3). Kesin tanı bilgisayarlı tomografi (BT) ile konulmaktadır. Bu olgu sunumunda Fonksiyonel Endoskopik Sinüs Cerrahisi (FESS) operasyonu sonrasında desature olan ve pozitif basınçlı maske ventilasyonu uygulandıktan sonra servise gönderilen hastada gelişen pnömosefali kliniği paylaşılmıştır.

Olgu:
45 yaşında kadın hasta acil servise rinore, bilinç bulanıklığı, konfüzyon ve baş ağrısı şikayetleri ile başvurdu. Nörolojik muayenesinde; GKS:14, pupiller izokorik orta hatta. Çekilen BT bulgularında sfenoid kemikte defekt ve yaygın intrakranial hava saptandı (Resim 1-2). Öyküsünde bir kaç gün önce FESS operasyonu geçirdiği ve derlenme sırasında desaturasyon gelişmesi üzerine pozitif basınçlı balon maske ventilasyonu (PPMV) uygulandığı öğrenildi. Acil operasyona alınan hasta 30 derece ters trendelenburg pozisyonunda, hızlı seri indüksiyon uygulanarak, 20 mmHg dan daha düşük basınçlı tidal volüm ile havalandırılarak entübe edildi. İdamede azot kullanılmadı. Defekt başarılı bir şekilde onarıldıktan sonra hasta extube edildi. Bir hafta sonra çekilen beyin BT sinde pnömosefalinin düzeldiği (Resim 3-4) görüldü. Hasta öneriler ile taburcu edildi.

Tartışma ve Sonuç:
Olgumuzda pnömosefali gelişme mekanizması, pozitif basınç ile defektten intrakranial alana hava kaçışının, hava hapsinin ve valf etkisinin oluşmasıdır. Pnömosefali sık olarak frontal bölgelerde görülür(2,3). İatrojenik pnömosefali; Sürekli pozitif hava yolu basıncı, yüz maskesi ventilasyonu ve nazal oksijen kanülü gibi üst hava yolundaki pozitif basınçlı ventilasyon ile ilişkili olabilmektedir. Olgumuzda desaturasyonu önlemek için uygulanan PPMV’a bağlı iatrojenik pnömosefali gelişmiş olduğu düşünülmüştür. Kafa travmalı ve sfenoidal cerrahi geçiren hastalarda anestezi indüksiyonu ve uyandırma sırasında, PPMV'siz, düşük basınçlı tidal volum oluşturulması ve hızlı seri indüksiyon uygulanması önerilebilir(3).Fess sonrası pozitif basınçlı ventilasyona sekonder gelişebilecek pnömosefali daima akılda bulundurulmalıdır. Kafa travmalı hastalarda genel anesteziyi takiben veya sürekli pozitif havayolu basıncından uzak durmak gerektiği unutulmamalıdır.