Anefrik hastada diyaliz sırasında fraksiyone olmayan heparinin neden olduğu yaygın damar içi pıhtılaşma: bir olgu
İlknur Suidiye YORULMAZ, Anıl YAVUZ, Gizem DEMİR ŞENOĞLU
Düzce Üniversitesi
Giriş: Fraksiyone olmayan heparin ile postoperatif dönemde yapılan diyaliz sonrasında yaygın intravasküler pıhtılaşma gelişen anefrik hastayı sunmayı amaçladık.
Olgu: 74 yaşında,hipertansiyon, diyabet, kronik böbrek yetmezliği olan, daha önce diyaliz almamış, polikistik böbrek nedeniyle sol nefrektomi operasyonu geçirmiş olan hastaya sağ laparoskopik nefroüreterektomi + sistoprostatektomi + sol üreterektomi + iki taraflı iliak lenf bezi diseksiyonu operasyonu uygulandı. Yıllar önce. Postoperatif 14. saatte ekstübe edildi. Hasta postoperatif 20. saatte hiperkalemi nedeniyle heparinsiz diyalize alındı ve Glasgow koma skalası 15, bilinci açık, koopere, oryante ve hemodinamik olarak stabil olarak takip edildi. Heparinsiz uygulanan ilk diyalizde herhangi bir sorunla karşılaşılmadı. Postoperatif 2. günde hiperkalemi ve anefrik semptomlar nedeniyle yapılan heparinli diyalizde hasta 4 saat boyunca hemodinamik açıdan stabil kaldı. Alanin transaminaz, aspartat transaminaz ve kreatinin değerlerinde ilerleyici ve hızlı bir artış olduğu gözlendi. Batın dreninden 350 ml kanamalı sıvı çıkan hastada ikinci diyaliz bitiminden 16. saat sonra bulantı, kusma ve hipotansiyon gelişti. Yüksek doz dopamin, noradrenalin ve efedrine ihtiyaç duyan hastaya 750 mg traneksamik asit, 3 U eritrosit süspansiyonu, 3 ünite taze donmuş plazma, 1 ünite trombosit süspansiyonu ve 2 ampul kalsiyum glukonat uygulandı. Hastanın trombosit sayısı 155.000, lökosit sayısı 16.300, PTT değeri 28,9, PT değeri 15,7, INR değeri 1,1 idi. D-dimer değerleri >5500. Hastanın ACT değeri 216 sn olarak belirlendikten sonra 20000 ünite protamin sülfat uygulandı. Batın ultrasonografisinde batında serbest sıvı bulunması ve drenlerden gelen kan miktarının artması, solunum yetmezliği ve bilinç bulanıklığı gelişmesi üzerine hasta entübe edilerek acil operasyona alındı. Sağ böbrek locasında 7x9 cm'lik hematom. Aktif kanama odağı tespit edilemeyen hastada karın ve böbrek bölgesindeki hematom temizlenerek operasyona son verildi.
Tartışma ve Sonuç: Gelişmiş fibrinolitik tip DİK'in fraksiyone olmayan heparin ile tedavisi kanamayı artırabilir. Nefrektomi sonrası anefrik hale gelen hastalarda postoperatif dönemde heparin kullanmadan yapılan diyaliz ve aktive pıhtılaşma zamanı veya tromboelastogram ile koagülasyon monitörizasyonu daha önce diyaliz almamış hastalarda bir takip ve tedavi seçeneği olabilir.
|