Genel Anestezi Sonrası Gelişen Negatif Basınçlı Akciğer Ödemi: Olgu Sunumu
Ayşe Özer Odabaş, Sevil Tüfekçi, Mesure Gül Nihan Özden, Serhan Sarar
İMÜ Göztepe Süleyman Yalçın Şehir Hastanesi
Giriş: Negatif basınçlı akciğer ödemi genel anestezi uygulanan hastalarda ekstübasyon sonrası üst havayolu obstrüksiyonuna sekonder gelişen bir komplikasyondur. Erken tanı ve uygun tedavi morbidite ve mortalitenin önlenmesinde önemlidir. Olgumuzda genel anestezi ekstübasyonunu takiben gelişen hipoksiyi ayırıcı tanılarıyla birlikte sunmayı amaçladık.
Olgu: Olgumuz ASA II (ankilozan spondilit tanılı), 23 yaşında 73 kg, BMI:22 erkek hastadır. Septoplasti ve konka RF ablasyon ameliyatı sırasında solunumsal ve hemodinamik stabil seyreden hasta, ekstübasyonunu takiben solunum sıkıntısıyla birlikte pempe köpüklü balgam gelişi oldu. Derlenme ünitesinde 12 lt/dk oksijen tedavisinde bazallerde rallerle birlikte akciğer sesleri bilateral azalmış, kardiak ek ses ve üfürüm duyulmadan TA:110/65 mmHg KTA:95/dk SpO2:%84 olarak ölçüldü. Arter kan gazı analizi pH:7.30, PCO2:43.2, PO2:52.7 ve SO2:82 olarak saptandı. Akciğer grafisinde bilateral interstisyel ödem görünüm, EKG:NSR olarak değerlendirildi. Negatif basınçlı akciğer ödemi ön tanısı ile pozitif basınçlı aralıklı non-invaziv mekanik ventilasyon desteği ve furosemid 30 mg tedavileri uygulandı. Tedavi sonrası kan gazı Ph:7.46 pCO2:32.7 pO2: 110 SO2:99.1 ve TA:140/77 mmhg KTA:82/dk SpO2:%97 gözlendi. Bir gün yoğun bakımda takip edilen hasta, serviste de bir gün kaldıktan sonra taburcu edilmiştir.
Tartışma ve Sonuç: Negatif basınçlı akciğer ödemi olgumuzdaki gibi obstrüktif havayoluna karşı güçlü inspiryum yapabilen, genç, sağlıklı, kas dokusu zengin, atletik yapılı erkeklerde gelişmekle birlikte ileri yaş, hemodinamik instabil vakalar da mevcuttur. Ayırıcı tanılarda aspirasyon pnömonisi, akut akciğer hasarı, kardiyojenik pulmoner ödem, sıvı yüklenmesi, ciddi santral sinir sistemi travması, anaflaksi bulunmaktadır. Olgumuzda travma, kusma, aspirasyon öyküsü olmaması, perop sıvı yönetiminin kilosuna uygun şekilde yapılmış olması, kardiyak öyküsünde ve kardiyak muayene bulgularında patoloji olmaması, hipotansiyon, kaşıntı, kızarıklık, anjioödem, bronkospazm olmaması tanımızı destekledi. Erken tanı, uygun tedavi, yakın takip ile havayolu açıklığının ve yeterli oksijenizasyonun sağlanması ile olgular iyileşse de tanı ve tedavide gecikme mortaliteyi (%11-40) artırmaktadır.Nadir ve mortalitesi yüksek olan negatif basınçlı akciğer ödemi komplikasyonu gelişen olgumuzu erken tanı koyarak ve etkin bir tedavi uygulayarak şifa ile taburcu ettik.
|