İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2024

P-060

GEBEDE BAŞARILI RESÜSİTASYON SONRASI FETÜS İÇİN HAYATİ KARAR

Burcu CAN, Havva KOCAYİĞİT

Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi


Giriş:
Gebelikte kardiyopulmoner arrest nadir görülen bir olaydır. Başarılı resüsitasyon için 4-5 dakika içerisinde infantın doğurtulması gerekmektedir ancak erken gebelik döneminde bu durum yaşamla bağdaşmaz(1). Terminasyon, ebeveynlerin ortak kararıyla gerçekleşebilirken ebeveynlerden birinin fikir bildirememesi durumunda işlemin gerçekleştirilmesi tartışma konusudur. Olgumuzda kardiyopulmoner resusitasyon(KPR) sonrası 8 haftalık gebenin yoğun bakım yatışında gebeliğinin devamı konusunda yaşanılan etik dilemma anlatılmıştır.

Olgu:
32 yaş, 8 hafta gebe hiperemezis gravidarum sebebiyle gelişen şiddetli kusma sonrası evde baygın bulunmuş ve 20dk KPR uygulanmış. Başarılı KPR sonrası hasta acil servise getirilmiş. Arrest sebebinin belirlenmesi amacıyla uygulanan koroner-anjio, toraks BT-anjio, beyin BT'de bir patoloji saptanmadı. YBÜ yatışından sonra hedefe yönelik sıcaklık yönetimi yapıldı. Kadın doğum hekimlerince yapılan muayenede fetal iyilik hali normal bulundu, öncelik anne sağlığı olduğundan uygun tedavinin yapılması önerildi. Piperasin-tazobaktam başlandı. Takiplerinde bilincinin açılmaması üzerine yapılan MRG hipoksik iskemik ensefalopatiyle uyumlu bulundu. Solunumun sağlanması amacıyla trakeotomi uygulandı. 10.gebelik haftasında gebeliğinin devamı konusunda karar alınması için Kardiyoloji,Nöroloji,Radyoloji, Kadın Hastalıkları ve Doğum hekimlerinin katılımıyla konsey oluşturuldu. Gebeliğin erken dönem olması, gelişecek fizyolojik değişikliklere kardiyak cevabın bilinememesi, enfeksiyon durumunda antibiyotik kullanımına devam etmek gerekeceği, abdominal basınç artışına bağlı etkin solunumun yetersiz kalabileceği, annenin; maruz kaldığı hipoksinin, radyasyonun ve kullanılan antibiyotiklerin fetüse etkilerinin bilinmemesi sebebiyle terminasyon kararı alındı.

Tartışma ve Sonuç:
Hasta hakları yönetmeliğinin 22.maddesinende kimse rızası olmadan tıbbi ameliyeye tabi tutulamazken 24.maddede hastanın ifade gücünün olmadığı hallerde, bu şart aranmaz(2). Annenin bilincinin kapalı olması sebebiyle onam veremiyor olması etik bir dilemmayı ortaya çıkarmaktadır. Bu durum hekimleri zor bir seçimin eşiğinde bırakmakta ancak konseyde çıkan ortak sonuç süreçteki zorluğu hafifletmektedir. Literatürde Demirkıran ve arkadaşlarının bildirdiği olguda KPR sonrası spontan abort olmuş(3), Södenberg ve arkadaşlarının bildirdiği olguda 24.hafta perimortem sezeryan sonrası infant yaşamamış(4), Wu ve arkadaşlarının bildirdiği olguda ise 38.hafta perimortem sezeryan sonrası infantta serebral palsi gelişmiştir(5). Sonuçta perimortem doğumlarda infantın normal gelişimini tamamladığı bir olgu bildirilmemiştir. Fetal iyilik halinin öngörülemez olması terminasyon kararının doğruluğunu kanıtlar niteliktedir.