CABG OPERASYONLARINDA POMPA PRİME SOLÜSYONU OLARAK RİNGER SOLÜSYONUNA EKLENMİŞ %6’LIK HİDROKSİETİL NİŞASTA (130/0.4-HES) KULLANILMASININ HEMODİNAMİK, METABOLİK, RENAL FONKSİYONLAR, HEMOSTAZ VE POSTOPERATİF DRENAJ ÜZERİNE ETKİLERİ
E.YILMAZ
1, G.ARAN
1, A.ŞENCAN
1, M.AKSUN
1, E.DAMAR
1, N.KARAHAN
1, T.GÖKTOĞAN
2, A.GÜRBÜZ
2
İZMİR ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ II. ANESTEZİYOLOJİ VE REAN. KLİNİĞİ 1 İZMİR ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KDC KLİNİĞİ 2
CABG operasyonlarında pompa prime solüsyonunun oluşturduğu hemodilüsyon ve elektrolit değişikliklerine hipotermi, nonpulsatil kan akımı, kanın yabancı yüzeylerle teması gibi faktörler de eklenince metabolik, hemodinamik ve pıhtılaşma mekanizmalarında değişiklikler oluşmaktadır. Çalışmamızda Ringer solüsyonu (RS) ile RS’na Hidroksietil Nişasta (HES) eklenmiş prime solüsyonlarının hemodinamik, metabolik, renal ve postoperatif drenaj yönünden etkilerini karşılaştırdık.
20–80 yaş, ASA I-II elektif CABG uygulanacak 60 hasta çalışmaya alındı ve randomize olarak dağıtıldı:
Grup R: Prime solüsyonunun tamamı RS (1500ml)
Grup H: Prime solüsyonunun 500 ml’si %6 HES 130/0.4+1000 ml’si RS (toplam1500 ml)
Her gruba 200 ml %20 mannitol eklendi.
Pompa çıkışı dopamin ihtiyacı grup R’de grup H’ye göre istatistiksel olarak fazla bulunmuştur (p<0,05).
Grup R’de extübasyon ve yoğun bakımda kalış süreleri grup H’ye göre daha uzun olup istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0.05).
Pompa, pompa çıkışı ve postop ek kristaloid kullanımı grup R’de grup H’ye göre istatistiksel olarak fazla bulunmuş (p<0,05), kan kullanımında ise fark görülmemiştir (p<0,05).
Pompa çıkışı ve postop 24 saat denge ortalamaları değerlendirildiğinde istatistiksel olarak anlamlı fark görülmemiştir (p>0,05).
Postop kanama miktarları, PT ve INR değerleri arasında gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05).
Postop 6. saatte APTT değerlerinin grup R’de grup H’ye göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,05).
Postop 6. ve 24. saatte platelet değerlerinin grup H’de grup R’e göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,05).
Na, K, üre, kreatinin ve Ph değerleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05).
Postop 12. saatte laktat değerinin grup R de grup H’e göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,05 ).
HES 130/0,4 priming solüsyonunun, düşük molekül ağırlığı ve düşük substitüsyon özelliği ile pompada ek kristalloid kullanımını azaltması, kanama ve renal fonksiyonlar üzerine olumsuz bir etkisinin görülmemesi, inotropların kullanımını azaltması, ekstübasyon ve yoğun bakımda kalış sürelerini kısaltması nedeniyle kardiak cerrahide pompada kullanımının umut verici olduğunu düşünmekteyiz.
|