TEK DOZ VENLAFAXINE KULLANIMINA BAĞLI GELIŞEN NÖROLEPTIK MALIGN SENDROM
B.KÖSEM
1
SİİRT DEVLET HASTANESİ 1
GİRİŞ
Nöroleptik malign sendrom (NMS), antipsikotik tedavinin nadir ve hayati tehlike oluşturan bir komplikasyonudur. Özellikle antipsikotikler olmak üzere bazı ilaçların alımından sonra nadir görülen ama mortalitesi yüksek bir sendromdur. Biz bu olgu sunumumuzda tek doz venlafaxine alımına bağlı gelişen nöroleptik malign sendrom vakasını sunmayı planladık.
OLGU SUNUMU
Depresyon ön tanısıyla daha önceleri de tedavi gören ama uzun zamandır ilaç kullanmayan, 52 yaşında, 4 yıl önce nefrektomi olan bayan hastaya birkaç gündür içine kapanıklık şikayeti nedeniyle psikiyatri tarafından venlafaxine (75 mg) başlanıyor. Tek doz ilaç alımından 24 saat sonrası bilinç bulanıklığı, apati, katatoni, akinezi gelişmesi üzerine hastaneye getirilen hastanın vitallerinde yüksek ateş (38.5 °C), TA 100/70 mmHg, nabız 165/dk, solunum sıkıntılı ve takipneik (30/dk) olarak değerlendirildi. Laboratuar analizlerinde CK:930, BUN:49, Kreatinin:1.9, Na:174, K:4, WBC:12.7, PLT:53000 olarak tespit edildi. Hastanın kranial, toraks ve batın tomografisinde patolojiye rastlanılmadı. Hastanın hipernatremisinin diaforeze bağlı dehitrasyon kaynaklı olduğu düşünülerek tamponize mayi ile hidrasyon sağlanarak hastanın PLT: 25000’ lere kadar düşmesi üzerine hastaya trombosit süspansiyonu verildi. Ateşi yüksek seyreden hastaya soğuk uygulama yapıldı. Takibinin ilerleyen günlerinde vital bulgularında iyileşme olan hastanın tüm nörolojik semptomları geriledi. Hasta takibinin 13. gününde yoğun bakımdan taburcu edildi.
TARTIŞMA
Nöroleptik malign sendrom antipsikotikler, antiemetikler, pro-peristaltik ajanlar, anestetikler, sedatifler , trisiklik antidepresanlar, SSRI’lar ve venlafaksin kullanımıyla da bildirilmiştir. Çeşitli nörolojik ve metabolik bozukluklar, madde ve ilaçla ilişkili durumlar nöroleptik malign sendromun ayırıcı tanısında düşünülmesi gereken durumlardır. Nöroleptik malign sendrom nadir görülmesine karşın akut ve ölümcül tıbbi komplikasyonlara neden olabilmektedir. Bu hastalardaki en sık ölüm nedenleri arasında derin ven trombozuyla birlikte pulmoner embolizm, akut renal yetmezlik, pnömoni ve diğer pulmoner yetmezlik nedenleri, myokardial enfarktüs, sepsis, yaygın damar içi pıhtılaşma ve gastrointestinal kanamalar yer almaktadır. Sonuç olarak, NMS önemli bir klinik durum olup tanı konmadan önce ayırıcı tanının yapılması ve predispozan nedenlerin tedavi edilerek yoğun bakım ünitesinde takibinin yapılması gerektiği kanısındayız.
|