BOYUN APSESİNDE ZOR ENTUBASYON
O.EKİNCİ
1, O.AYDIN
1, Ş.MARDİNLİ
1, N.AYDIN
1
HAYDARPAŞA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ I. ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON KLİNİĞİ 1
GİRİŞ:Boyun abseleri günümüzde geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı ile oldukça azalmasına rağmen yaratabileceği solunum sıkıntısı, hava yolunun sağlanmasında yaşanabilecek güçlükler nedeniyle anestezi açısından özel yaklasım gerektirecek bir patolojidir. Para ve retrofaringeal abseler farinks duvarından lümene doğru genişleyerek solunum ve yutma güçlüğüne neden olabilirler. Erken tanı ve tedavi uygulanmazsa ani olarak farinkse açılıp solunum yollarının tıkanmasına, akciğer aspirasyonuna neden olurlar. Sunumuzda dental abse sonrasında boyun absesi gelişen bir hastamıza uyguladığımız anestezi yaklaşımını ve bu hastalıkta gelişebilecek sorunları tartıştık.
OLGU:Boyunda şişlik ,ağrı ve solunum sıkıntısı nedeniyle acil servisimize başvuran 39 yaşındaki erkek hasta bir hafta öncesinde diş ağrısı nedeniyle özel bir merkeze başvurduğu ve diş çekimi esnasında dişin kırılması üzerine diş kökünün bırakılarak hastaya antibiyotik başlanarak evine yollanmış, 2 gün sonrasında boyundaki sişliği ve ağrısı artan, solunum sıkıntısı başlayan hasta acil servisimize başvurmuş, boyun absesi ön tanısıyla KBBservisine yatırılmış. Ciddi solunum sıkıntısı ve periferik siyanoz gelişen hasta reanimasyon servisine alındı. Boyun absesi drenajı planlanması nedeniyle, preanestezik değerlendirme sonrasında hasta ASA III (solunum sıkıntısı, zor hava yolu, sigara) ve mallan pati IV olarak acil ameliyathaneye alındı, zor entübasyon için hazırlıklar yapıldı. Anestezi indüksiyonununu takiben.ilk entübasyon denemesinde dokulardaki yoğun ödem nedeniyle anatomik ayrım yapılamadı. Fiberoptik laringoskop olmadığından ikinci entübasyon denemesinden önce trakea ve özafagus ayrımı için nelaton sonda yerleştirildi ve spiralli 7 numaralı tüple entübasyon yapıldı. Postoperatif hava yolunu korumak amacıyla hastaya operasyon bitiminde trakeotomi açıldı..Bilinç açık, koopere, spontan solunum yeterli, trakeotomili bir şekilde reanimasyon servisine gönderildi.. AKG ve SPO2 takipleri normal olan hasta trakeotomisi kapatılarak taburcu edildi.
TARTIŞMA VE SONUÇ:Literatür araştırmamızda boyun absesi olan hastaların havayolunu sağlamada uyanık fiberoptik entübasyon veya lokal anestezi altında trakeotomi açılmasının en uygun tercih oldugunu, morbid obez olan hastalarda ise uyanık fiberoptik entübasyonun en uygun yöntem olduğu belirtilmiş1. Reyford ve ark.çalışmalarında dental orjinli servikofasiyal sellüliti olan 16 çocuk hastanın trakeal entübasyon komplikasyonları araştırmışlar; sonuç olarak: Fiberoptik entübasyon havayolunun görülmesinde büyük kolaylık sağlasa da kullanımı sınırlıdır ve deneyim gerektirir ifadesini kullanmışlardır2. Zor entubasyon nedenleri arasında yeralan boyun apseleri hızlı ilerleyen, solonum yolunu kapatarak hipoksiye yol açan bir hastalık olduğundan, solunum yolu açıklığını sağlamak ve sürdürmek için yoğun bakım, anestezi planlarken fiberoptik laringoskop dahil zor entubasyon için gerekli koşulların oluşturulması gerektiği sonucuna vardık.
KAYNAKLAR
1.Puchner W.Obwegener J.PuhringerTK.Use of remifentanyl for awake fiberoptic intubation in a morbidly obese patient with severe inflamation of the neck.Acto Anaesthesia Scond 2002 Apr.46(473-6)
2.Reyford H.Boufflers E.Bardle MM.Cervicafacial cellulitis of dental origin and tracheal ıntubation.Ann. Fr.Anaesthesia Rea.1995 14/3(256-67)
|