DİREKT LARİNGOSKOPİDE SOL MOLAR YAKLAŞIM
Ö.CUVAŞ
1, H.BAŞAR
1, N.GÜRSOY
1, S.ÇULHAOĞLU
1, A.DEMİR
1
ANKARA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 1
Trakeal entübasyon sırasında rima glottisin yeterince görülememesi zor entübasyona yol açan önemli faktörlerden biridir. Biz çalışmamızda, direkt laringoskopide geleneksel orta yaklaşım ile sol molar yaklaşımı Macintosh bleyd kullanarak uygulama kolaylığı açısından karşılaştırmayı amaçladık. Aynı zamanda sol molar yaklaşımla entübe edemediğimiz hastalarda, zor entübasyon için belirlenmiş olan preoperatif risk faktörlerinin etkisini araştırdık.
Hastanemiz etik kurul onayı alındıktan sonra 200 adet ASA I-II grubuna dahil erişkin hasta çalışmaya alındı. Operasyon öncesinde demografik veriler, Modifiye Mallampati skoru, interinsizör, mentohyoid ve tiromental mesafeler ölçüldü. Direkt laringoskopi uygulanırken tüm hastalarda önce geleneksel orta hattan yaklaşım ile glottik görüntü Cormack-Lehane sınıflamasına göre değerlendirildi, takiben optimal eksternal laryngeal manuplasyon(OELM) uygulanarak glottik görüntü tekrar kaydedildi. İkinci olarak laringoskopi sol molar hattan uygulandı ve aynı şekilde görüntü OELMden önce ve sonra değerlendirildi. Tüm hastalarda entübasyon, önce sol molar yaklaşımla uygulanmaya çalışıldı. En fazla 2 deneme yapıldı ve ikincide introducer kullanıldı. Soldan entübe edilemeyen hastalarda tekrar orta hattan yaklaşıma geçildi.
Orta hattan OELM uygulanmaksızın elde edilen Grade I glottik görüntü, sol molar yaklaşım ile hastaların %94.3ünde değişmedi. Hastaların %52.8 inde Grade II görüntü Grade I olarak iyileşti(p<0.001). Orta hattan yaklaşımla GradeIII-IV olan 6 hastanın 4 tanesinde glottik görüntü OELM ile bir grade iyileşti. Sol molar yaklaşım ve OELM ile bu hastalardan 3 tanesinde grade bir derece daha iyileşti, ancak 6 hastadan yalnızca 2 tanesi sol molar yaklaşım ile entübe edilirken, 3 tanesi orta hattan introducer kullanılarak entübe edildi. Bir hastada ise fiberoptik entübasyon uygulandı. Hastaların yalnızca %18.5 i(37 hasta) sol molar yaklaşımla entübe edilebildi. İkinci entübasyon girişimi yüzdesi sol yaklaşımla %59.5 iken orta molar yaklaşımla %1.2 olarak saptandı(p<0.001). Sol yaklaşımla entübe edilemeyen hastalarda, başarısızlık ile preoperative risk faktörleri arasında bir korrelasyon bulunamadı.
Sol molar yaklaşım ile glottik görüntüde düzelme sağlanmasına rağmen endotrakeal tüpün yerleştirilmesinde karşılaşılan zorluk, bu tekniğin kullanımını sınırlamaktadır.
|