GENEL ANESTEZI ALTINDA TEK PORT LAPAROSKOPIK CERRAHI UYGULAMALARININ AKCIĞER MEKANIKLERI VE HEMODINAMI ÜZERINE OLAN ETKILERI
G.MEYANCIKOKSAL
1, Ç.TÜTÜNCÜ
1, E.ERBABACAN
1, O.ŞAHİNGÖZ
1, Y.TUNALI
1, F.ALTINDAŞ
1, G.KAYA
1
İU CERRAHPAŞA TIP FAKULTESİ 1
Bir yıldır fakültemiz genel cerrahi kliniğinde daha az insizyon yapılması nedeniyle daha kozmetik olduğu söylenen tek port girişli laparoskopik cerrahi (SILS) yapılmaktadır. Bizde anestezi ekibi olarak retrospektif olarak tek port laparoskopik cerrahi girişim geçirmiş hastaların hava yolu mekaniklerindeki (Pik hava yolu basıncı, kompliyans, tidal volüm) ve hemodinamik (ortalama arter basıncı, kalp atım hızı) değişiklikleri ortaya koymayı amaçladık
Anestezi indüksiyonunda intravenöz 2 mg/kg propofol, 0.6 mg/kg rokuronyum, 1 µg/kg fentanil kullanıldı.. Hastalar volüm kontrollü modda FiO2 %40, frekans 12 soluk/dk, tidal volüm 8 ml/kg, “pozitif end ekspiratuvar basınç”6 cmH2O parametreleriyle ventile edildiler. Anestezi idamesinde %6-9 desfluran kullanıldı. Hemodinamik ve gaz değişimini gösteren parametreler (OAB, KAH, SpO2, ETCO2) ve hava yolu basınçları (Ppik, tidal volüm, kompliyans) dönemler arası karşılaştırıldı. T0: Anestezi indüksiyonundan 15 dk sonra, gaz insufflasyonundan önce, supine-horizontal pozisyonda, T1: Gaz insufflasyonundan 15 dk sonra, supine-horizontal pozisyonda, T2: Hastanın 400 trandelenburg ve hasta bacaklarının 300abduksiyondan 15 dk sonra, T3: Gazın desufflasyonundan 15 dk sonra, ekstübasyon öncesi, supine-horizontal pozisyonda
OAB, T1’de T0’a göre düştü (p<0.01), T2’de T1’e göre yükseldi (p<0.01). T3 döneminde ise T2’ye göre düşük bulundu (p<0.001). KAH, T1’de T0’a göre düştü (p<0.01), T2’de T1’e göre yüksek bulundu (p<0.01). T3 döneminde ise T2’ye göre düşük bulundu (p<0.01). Pik hava yolu basıncı, T1’de artmasına rağmen anlamlı bulunmadı. T2’de T1’e göre arttı (p<0.001), T3’de ise azalmasına rağmen T2’ye göre yüksek bulundu (p<0.001). Tidal volüm, T2’de T1’e göre düştü (p<0.05). T3’de ise T2’ye göre artış bulundu (p<0.05). Kompliyans, T2’de T1’e göre azalmış bulundu (p<0.001). T3’de ise T2’ye göre artış saptandı (p<0.001). ETCO2, T2’de T1’a göre yükseldi (p<0.001). T3’de T2’ye göre düşme saptandı. SpO2 değerlerinde ise tüm dönemler karşılaştırıldığında anlamlı değişiklik saptanmadı.
SILS teknik olarak daha kozmetik olmasına rağmen pozisyonun özelliği nedeniyele akciğer kompliyansını anlamlı olarak azaltmakta, alveolar ventilasyonun göstergesi olan ETCO2 değerlerinin kliniğe yansıyan düzeyde yükselmesine sebep olmaktadır
|