BEKLENMEYEN BİR KONJENİTAL SUBGLOTTİK STENOZ VE ANESTEZİ YÖNETİMİ: OLGU SUNUMU
Ş.UZUN
1, O.ARUN
1, T.ÖCAL
1
HÜTF ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON AD 1
GİRİŞ
Acil operasyona alınan ve konjenital subglottik stenoza bağlı endotrakeal tüp ilerletilemeyen bir yenidoğandaki anestezi deneyimini sunduk.
OLGU
38. gebelik haftasında sezeryan ile 2440 gr doğan 1 günlük hastamız, prenatal Fallot tetralojisi, tek umblikal arter, bilateral renal pelvik dilatasyon ve anal atrezi tanıları ile yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izleniyordu. YBÜ’de herhangi bir solunum sıkıntısı ve mekanik ventilasyon ihtiyacı olmayan hastamız duodenal atrezi ve persistan kloaka nedeniyle acil düodenostomi ve kolostomi için ameliyata alındı.
Küvöz içerisinde nazal O2 ve pulseoksimetre monitörizasyonu ile getirilen hastanın satürasyonu %96 idi ve herhangi bir solunum sıkıntısı yada inspiratuar stridoru yoktu. Rutin monitörizasyon sonrası sevoflurane ve 1 mg/kg fentanyl ile indüksiyon sonrası maske ile rahat havalandırılan hastanın satürasyonu %99 seviyesinde seyretti. 0.5 mg/kg roküronyum bromür ile kas gevşekliği sağlandıktan sonra laringoskopi ile larinks görülmesine rağmen sırasıyla 3.0, 2.5 ve 2.0 numaralı trakeal tüpler trakeaya ilerletilemedi. Yüz maskesi ile ventilasyon ve oksijenasyonunda sorun olmayan hasta için KBB konsültasyonu istendi. Direkt fleksibl laringoskopi ile subglottik stenoz tanısı konuldu. Cerrahi girişimin acil olması ve konjenital multipl anomaliler nedeniyle postoperatif güvenli havayolu gereksinimi için trakeotomi açılmasına karar verildi.%50 O2-hava ve %2 sevoflurane anestezisi ile trakeotomi açıldıktan sonra sigmoid ostomi ve duodenostomi yapılan hastada yaklaşık 4 saat süren operasyon süresince sorun yaşanmadı ve trakeostomi kanülünden kontrollü solunumla yoğun bakım ünitesine nakledildi. Postoperatif 7. günde akciğer enfeksiyonu ve sepsis nedeniyle bebek ex oldu.
TARTIŞMA
Subglottik havayolu çapının term yeni doğanda ≤4 mm ve prematür infantlarda ≤3 mm olması subglottik stenoz olarak tanımlanır. İntubasyon travması, enfeksiyon gibi idiyopatik bir neden yokluğunda konjenital olarak tanımlanır ve insidansı tüm olguların %5’i kadardır. Beklenmeyen konjenital subglottik stenoz doğumda solunum sıkıntısına neden olurken hastamızda olduğu semptomsuz olabilir. Sonuç olarak multiple konjenital anomalili bebeklerde önceden tanı konmayan konjenital subglottik stenoz olabilir ve trakeal tüp ilerletilemeyebilir. Böyle durumlarda cerrahi girişimin aciliyetine ve postoperatif güvenli havayolu gereksinimine göre karar verilmelidir.
REFERANSLAR
1. Tucker GF, Ossoff RH, Newman AN, et al. Histopathology of congenital subglottic stenosis. Laryngoscope 1979;89:866–77.
2. Willging JP, Cotton RT. Subglottic stenosis in the pediatric patient. In: Myer CM, Cotton RT, Shott SR, editors. The pediatric airway. Philadelphia:JBLippincott Co; 1995.p. 111–32.
|