LAPAROSKOPİK KOLESİSTEKTOMİ OPERASYONLARINDA TRANSDERMAL, ORAL VE İNTRAMUSKÜLER DİKLOFENAK SODYUM UYGULANMASININ POSTOPERATİF ANALJEZİ ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI
SG.URAL
1, B.AYDINLI
1, A.ÖZGÖK
1
TÜRKİYE YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ, ANKARA 1
Laparoskopik cerrahiler postoperatif hızlı derlenme ve erken mobilizasyon sağladığı için günümüzde oldukça popülerdir. Laparoskopik kolesistektomi (LK) semptomatik safra kesesi taşının ilk tedavi seçeneğidir. Bu çalışmada, laparoskopik kolesistektomi sonrasında ağrı tedavisinde oral (PO), intramuskuler (İM) ve transdermal (TD) olarak uygulanan diklofenak sodyum’un etkinliğini ve postoperatif opioid ihtiyacı üzerine etkisini karşılaştırmayı amaçladık.
TYİH etik kurul onayı ve yazılı hasta onayı alındıktan sonra LK operasyonu planlanan ASA I-II, 33 erkek, 57 kadın, 18-65 yaş arası, yaş ortalaması 46.2+12.4 olan toplam 90 hasta randomize üç gruba ayrıldı. Grup PO’ ya operasyon odasına alınmadan 1 saat önce oral diklofenak tablet verildi; Grup İM‘ ye insizyon sonrası 75 mg. diklofenak uygulandı ve Grup TD’ ye operasyondan 6 saat önce transdermal diklofenak flaster (%1.3 diklofenak epolamin tuzu - %1 diklofenak sodyum’ a karşılık gelir.) yapıştırıldı. Tüm hastalara anestezi indüksiyonunda 6 mg/kg tiyopental sodyum, 1.5 μg/kg fentanil ve 6 mg/kg roküronyum, anestezi idamesinde %50 O2 –hava karışımı ile 1-1.2 MAC sevofluran kullanıldı. Hastalara premedikasyon uygulanmadı. Anestezi derlenme ünitesine alınan hastalara intravenöz hasta kontrollü analjezi (HKA) cihazı ile 10 mg. sürekli infüzyon, 10 mg. bolus ve 10 dk. kilitli kalma süresi olacak şekilde tramadol infüzyonu başlandı. Hemodinamik parametreler preoperatif, indüksiyonda ve sonrası 10., 20., 30. ve 60. dk’larda kaydedildi. Ağrı değerlendirmesi Visüel Analog Skala (VAS), derlenme değerlendirmesi Ramsey Sedasyon Skalası ve Modifiye Aldrete Skor Sistemi olarak belirlendi ve derlenme ünitesine gelişten itibaren 0., 15., 30. ve 60. dk’larda kaydedildi. Dört ölçüm zamanında bulantı ve kusma, kaşıntı, dispeptik şikayetler ve ek opioid gereksinimleri kaydedildi.
Her üç grubun demografik verileri, intraoperatif ve postoperatif hemodinamik ölçümleri benzerdi. Postoperatif 0., 15., 30. ve 60. dk larda takibi yapılan VAS değerlerinde Grup İM ve Grup TD’ de Grup PO’ ya göre anlamlı bir azalma saptandı. Postoperatif Ramsey skorlarında,Grup İM ve Grup TD’ nin Grup PO’ ya üstün olduğu saptandı. Postoperatif Aldrete skorlarında gruplar arası anlamlı fark saptanmadı. Postoperatif tramadol tüketimi Grup İM’ de daha düşük olmakla birlikte Grup TD ile aralarındaki fark anlamlı değildi. Postoperatif takip sırasında bulantı ve kusma görülmedi. Grup İM’ de enjeksiyon nedeni ile ağrı gözlenirken, Grup İM ve Grup TD’ de uygulanma bölgelerinde herhangi bir cilt reaksiyonu saptanmadı.
Laparoskopik kolesistektomi gibi günübirlik vakalarda noninvazif bir uygulama olan transdermal diklofenak flasterin İM diklofenak uygulaması kadar etkin olduğunun yanı sıra, erken dönem ağrı tedavisinde tercih edilmesinin hastanın konforunu artıracağı ve güvenli kullanılabileceği kanısındayız.
|