İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2012

S-3

PERKUTANÖZ TRAKEOSTOMİ TEKNİKLERİNİN AKUT TRAKEAL TRAVMA ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

H.HALTAŞ 1, HK.PAMPAL 2, Y.ÜNAL 2, B.IŞIK 2, M.UYSAL 2, CB.DEMİREL 2


FATİH ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 1
GAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2

Yatak başında yapılabilmesi ve morbiditesinin düşük olması perkutan dilatasyonel trakeostomiyi (PDT) cerrahi teknik ile yapılan trakeostomiye alternatif haline getirmiştir. Bu çalışmada farklı PDT yöntemlerinin karşılaştırılması amaçlandı.

Çalışma Etik Kurul izni ile Gazi Üniversitesi Laparoskopik Cerrahi Eğitim Merkezinde domuzlar üzerinde yapılmıştır. Ketamin ve ksilazin ile sedatize edildikten sonra ameliyathaneye alınan domuzlara kulak veninden damar yolu açılarak EKG, SpO2 ve KB monitörizasyonları yapıldı. Spontan solunumları baskılanmayacak şekilde propofol ile sedasyon derinliği arttırıldı. Dört PDT yöntemini değerlendirmek üzere onaltı domuz rastgele dört gruba ayrıldı. Grup I: Seri dilatatör tekniği, Grup II: Tek dilatatör tekniği, Grup III: Forseps tekniği, Grup IV: Twist dilatatör tekniği ile aynı deneyimli anestezi uzmanı tarafından PDT açıldı. Bütün gruplarda SF dolu enjektör ile aspire edilerek trakeaya girildikten sonra kanülün içinden J teli gönderildi. Seldinger tekniği ile predilatatör kanülü kullanılarak cilt, ciltaltı ve trakea kısmen genişletildi. Bu aşamadan sonra her grup için tanımlanan yöntemler ile PDT tamamlanarak 8 no kanül yerleştirildi ve mekanik ventilasyona başlandı. Laparoskopik cerrahi kursu bittiğinde domuzların trakeaları çıkarılarak değerlendirildi.

Demografik veriler açısından gruplar arasında fark yoktu. Makroskopik incelemelerde bütün trakea arka duvarlarında eritemli, hemorojik ve ülseratif alanlar saptandı. Bütün domuzların trakea arka duvarlarında histopatolojik hasar tespit edildi. Oluşan histopatolojik hasarlar değerlendirildiğinde, eritemli hemorajik ve ülseratif alanlar açısından gruplar arasında fark yoktu. Grup I’deki domuzlara trakeostomi açma zamanı diğer 3 gruba göre daha uzun bulundu (p<0.05).

PDT, trakea arka duvarı zedelenmesi, pnömotoraks, kanama, sinir hasarı ve ciltaltı amfizem gibi komplikasyonlara neden olabilmektedir. Bronkoskopi eşliğinde yapılmasının bu komplikasyonları azaltabileceği ifade edilmesine rağmen bronkoskopi eşliğinde yapılan PDT’de bile komplikasyon oranının %29 gibi yüksek değerlere ulaştığını belirten çalışmalar bulunmaktadır(1). Bronkoskop kullanmadan yaptığımız PDT olgularının tamamında arka duvar lezyonunun gelişmiş olması göz önüne alındığında farklı PDT tekniklerinin akut trakeal travma gelişmesini önlemede farklı olmadığı kanaatine varıldı. 1. Trottier SJ, Chest, 1999