KORONER ARTER BAYPAS CERRAHİSİNDE YÜKSEK TORAKAL EPİDURAL ANESTEZİNİN MİKST VENÖZ OKSİJEN SATURASYONU ÜZERİNE ETKİLERİ
E.GÜRSES
1, D.BERK
1, H.SUNGURTEKİN
1, A.METE
1, S.SERİN
1
PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON AD 1
Çalışmamızda koroner arter baypas cerrahisinde; yüksek torakal epidural anestezinin (HTEA), mikst venöz oksijen saturasyonu (SvO2) üzerine etkilerini araştırmayı amaçladık.
KABG cerrahisi geçirecek 60 hasta rastgele 2 eşit gruba ayrıldı. Her iki gruba standart dengeli genel anestezi uygulandı. İndüksiyon sonrası HTEA grubuna C6-C7 seviyesinden kaudale yönlendirilen torakal epidural kateter, T2-4 seviyesinde tesbit edildi. HTEA grubuna indüksiyon sonrası 0.075 mg.kg-1 levobupivakain hidroklorür + 2 µg.kg-1 fentanil toplam 10 ml bolus yapıldı ve 0.0375 mg kg-1 saat-1 levobupivakain+0.5 µg kg-1saat-1 fentanil epidural infüzyonu hasta kontrollü analjezi cihazı ile başlanarak yoğun bakımdan çıkışa kadar devam edildi. Hastaların indüksiyon öncesi ortalama kan basıncı (OAB), kalp hızı (KH), oksijen saturasyonu (SpO2), santral venöz basınç (SVB), kardiyak output (CO), kardiyak indeks (CI), sistemik vasküler rezistans (SVR), pulmoner vazküler rezistans (PVR), ortalama pulmoner arter basıncı (PAB), pulmoner kapiller wedge basıncı (PKOB), akciğer kompliyansı (C), BİS, vücut ısısı, SvO2 ve hematokrit değerleri kaydedildi. Postoperatif hemodinamik değişiklikler, inotrop, vazodilatatör, transfüzyon ve ek analjezik gereksinimleri, derlenme skorları, ekstübasyon süreleri, VAS değerleri, yoğun bakımda ve hastanede kalış süreleri kaydedildi.
Gruplar arasında SpO2, SVB, PKOB, PAB, C, ısı, BİS değerleri ile intraoperatif bradikardi gelişimi açısından farklılık bulunmadı (p>0.05). HTEA grubunda intraoperatif OAB, KAH, SVR ve PVR ile hipotansiyon ve aritmi gelişimi, inotrop gereksinimi ve transfüzyon ihtiyacı daha düşükken; CO, CI, SvO2 ve hematokrit değerleri daha yüksek bulundu (p<0.05). Postoperatif OAB, hipertansiyon gelişimi, vazodilatatör kullanımı, transfüzyon ihtiyacı, analjezik gereksinimi, ekstübasyon zamanı, derlenme skorları, yoğun bakımda ve hastanede yatış süresi HTEA grubunda daha düşük idi (p<0.05). VAS değerleri; HTEA grubunda ekstübasyon sonrası 30. dakikadan başlayarak düşük seyretti, kontrol grubunda bu düzeyde analjezinin ancak 12. saatte sağlandığı görüldü.
Sonuç olarak; HTEA'nin nöroendokrin stres yanıtı baskılayarak, oksijen sunumu ve kullanımı arasındaki dengeyi iyileştirdiği, postoperatif etkili analjezi, daha stabil hemodinamik ve solunumsal koşullar sağladığı, erken ekstübasyonla birlikte yoğun bakım ve hastane kalış süresini kısalttığı kanısına varıldı.
|