Preoperatif Değerlendirmenin İntraoperatif Zor Entübasyonu Belirlemede Yeterliliğinin Retrospektif İncelenmesi
Mahmut Boray Altunay, Coşkun Araz, Özlem Özkalaycı, Pınar Zeyneloğlu
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı, Ankara
Giriş ve Amaç Anestezi uygulanması havayolu açıklığının risk altına girmesi neden olur. Preoperatif değerlendirmede risklerin belirlenmesi, gerekli hazırlığın önceden yapılabilmesini sağlayarak hasta güvenliğini artırır. Bu çalışmada, hastaların ameliyat öncesi değerlendirilmeleri sırasında kaydedilen verilerin intraoperatif dönemde yaşanan entübasyon zorluğunu belirlemedeki yeterlilik ve güvenilirliğini inceledik. Hastalar ve Yöntem Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Ankara Hastanesi’nde Haziran 2011 – Ekim 2012 tarihleri arasında ameliyat edilmiş olan hasta verileri retrospektif olarak tarandı. Preoperatif zor entübasyon nedenlerinden bir ya da birkaçına sahip olan hastalar ile intraoperatif zor entübasyon yaşanan hastaların verileri karşılaştırıldı. Bulgular Preoperatif toplam 6003 hastanın 836’sında (%13,9) en az bir kritere göre zor entübasyon olabileceği düşünüldü. En sık nedenler Mallampati skorlarının yüksekliği, bozuk ağız ve diş yapısı, kısa ve kalın boyun yapısı ve ağız açıklığının kısıtlılığıydı. Toplamda 368 (%6,1) hastada zor entübasyon gerçekleşti. Zor entübasyon olan hastalar daha yaşlı ve kiloluydu (p<0,05), cinsiyetler bakımından fark saptanmadı (p=0,390). Zor entübasyon yaşanan hastalarda koroner arter hastalığı (p=0,001), diabetes mellitus (p<0,0001), hipertansiyon (p<0,0001) ve romatolojik hastalıklar (p=0,025) anlamlı şekilde daha sıktı. Zor entübasyon olan hastaların %49’unda neden belirlenebildi. Boyun hareketlerinde kısıtlılık bulunması, kısa ve kalın boyun yapısı ve Mallampati skorunun yüksek olması en sık zor entübasyon nedenleri olarak tespit edildi. Preoperatif zor entübasyon düşünülmeyen hastaların %2,9’unda zor entübasyon görüldü. Zor entübasyon düşündüren neden sayısı arttıkça zor entübasyon gerçekleşme sıklığının doğru orantılı olarak arttığı gözlendi. Zor entübasyon sırasında kullanılan yardımcı gereçler ise 24 hastada elastik buji (%16) ve 126 hastada (%84) tüp içi kılavuz tel olarak belirlendi. Sonuç Sonuç olarak çalışmamızda zor entübasyon sıklığı %6,1 olarak bulundu. Zor entübasyon hastalarında yaş ve kilonun, koroner arter hastalığı, hipertansiyon, diabetes mellitus ve romatolojik hastalık insidansının daha fazla olduğu gözlendi. Elde edilen verilerin lojistik regresyon analizi ile incelenmesi sonucunda ileri yaş, fazla vücut ağırlığı ve romatolojik hastalık olmasının zor entübasyon için bağımsız risk faktörleri olduğu belirlendi.
|