RADYOLOJİ ÜNİTESİNDE ÇOCUKLARDA “KADEMELİ SEDASYON” UYGULAMASININ ÇOCUK, EBEVEYN VE UYGULAYICIYA ETKİLERİ
G.DEMİR
1, G.AŞIKEREN
1, Z.ÇUKUROVA
1, GO.HERGÜNSEL
1
BAKIRKÖY DR.SADİ KONUK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON KLİNİĞİ 1
Çocuklarda bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyenik rezonans (MRI) gibi görüntüleme işlemleri sırasında sedasyon uygulanması işlemin gerçekleştirilebilirliğini sağlayan bir uygulamadır. Bu çalışmada; sedasyonun oral ve parenteral yoldan iki ajan ile iki basamakta “Kademeli Sedasyon” olarak tanımlanıp uygulanması ile parenteral yoldan tek seferde uygulanmasının, çocuk, ebeveyn ve uygulayıcıya olan etkilerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır.
Çalışmaya hastane etik kurul onayı ve ebeveyn onamları alınarak 2-12 yaş arası 100 çocuk ve bunların anne yada babaları dahil edilmiştir. Çocuk ve ebeveynler 2 gruba ayrılarak, kademeli sedasyon grubundaki çocuklara meyve suyu içinde 0.5 mg kg-1 midazolam, kontrol grubundakilerine ise sadece aynı miktar meyve suyu verilmiştir. Çocuklar premedikasyondan 30 dakika sonra hazırlık odasına alınarak damar yolları açılmış ardından görüntüleme salonuna alınmışlardır. İşleminin ve çocuğun klinik özelliğine göre propofol yada tiopental ile gerekli olan sedasyon derinliği parenteral olarak sağlanmıştır. Çocukların, Oucher skalası ile premedikasyon öncesindeki, damar yolu açımı sırasındaki, damar yolu açımı sonrasındaki ve ebeveynden ayrıldıklarındaki ağrı-ajitasyon durumları skorlanmış, ebeveynlerin durumluk-sürekli kaygı envanteri (STAI) ile uygulama öncesi genel ve anlık anksiyete, uygulama sonrası anlık anksiyete düzeyleri ölçülmüştür. Ebeveynlerin uygulama sonrası visual analog skala (VAS) ile memnuniyet dereceleri ölçülmüştür. Hazırlık sırasında damaryolu açılımı için yapılan girişim sayısı, hazırlık odasında kalış süresi ve sonrasında kullanılan propofol yada tiopental dozu da değerlendirmeye alınmıştır.
Çocukların ağrı-ajitasyon durumu premedikasyon öncesinde benzer iken sonraki ölçümlerde kademeli sedasyon grubununda düşük bulunmuştur (p<0,001). Ebeveynlerin uygulama öncesi genel ve anlık anksiyete ölçümleri benzer iken (p=0,460, p=0,099), uygulama sonrası anlık anksiyete ölçümü kademeli sedasyon grubunda daha düşüktür (p=0,001). Kademeli sedasyon uygulanan çocukların ebeveynlerin memnuniyeti VAS skalasına göre daha fazladır (p=0,035). Damar yolu açımı sırasındaki girişim sayısı, çocukların hazırlık odasında kalış süreleri ve sonrasında ihtiyac duyulan propofol yada tiyopental miktarı kademeli sedasyon grubunda anlamlı düzeyde daha azdır (p=0,001, p=0.001, p=0.001, p=0.035).
Çocuklarda radyolojik görüntüleme işlemleri sırasında parenteral ajanlar ile yapılan sedasyon uygulamaları daha kontrollü ve güvenilir olmasına karşılık damar yolu açılması gerekliliği nedeni ile çocuklarda ağrı ve ajitasyona neden olmakta bu da ebeveynlerin anksiyete durumlarını ve memnuniyetlerini olumsuz etkilemektedir. Oral ve parenteral yol birlikte kullanılarak kademeli sedasyon yapılması, çocuklarda daha az ağrı ve ajitasyona neden olmakta, ebeveyn anksiyetesini azaltmakta ve memnuniyetini artırmaktadır. Kademeli sedasyon uygulayıcıya, damar yolu açılması sırasında daha az girişim sayısı, daha kısa hazırlık süreci ve istenilen sedasyon düzeyini elde etmek için gerekli olan parenteral sedatif dozunun azaltılabilmesi gibi avantajlar da sunmaktadır. Radyoloji ünitelerinde kademeli sedasyon uygulanması, çocuk, ebeveyn ve uygulayıcıya avantajlar sağlayan faydalı bir yöntem olarak görülmektedir.
|