İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2012

P-99

PARSİYEL KALÇA PROTEZİ UYGULANACAK HASTALARDA UNİLATERAL SPİNAL ANESTEZİ İLE PERİFERİK SİNİR BLOĞU YÖNTEMLERİNİN HEMODİNAMİK PARAMETRELER ÜZERİNE OLAN ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

İ.DEMİREL 1, AB.ÖZER 1, Ö.DÜZGÖL 1, L.KARAKURT 1, MK.BAYAR 1, ÖL.ERHAN 1


FIRAT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 1

Ortopedik alt ekstremite cerrahisi uygulanan hastaların çoğu ileri yaş grubunda yer almaktadır. Bu hastalarda kardiyak, endokrin, renal, serebral ve solunum yolu hastalıklarının varlığı ameliyat esnasında ve sonrasında morbidite riskini artırmaktadır. Ortopedik alt ekstremite cerrahisinde spinal anestezi (SA) tekniği en sık kullanılan rejyonel anestezi (RA) tekniğidir; ancak tek doz SA, etki süresinin sınırlı olması nedeniyle sorun oluşturabilmektedir. Santral bloklara oranla periferik blokların daha düşük morbidite ve daha az kardiyovasküler olumsuzluğa sahip olduğu bilinmesine rağmen, uygulama için daha fazla zaman gerekmesi yanında deneyim gerektirmesi bu tekniğin uygulanmasını kısıtlayabilir.

Fakülte etik kurul izni alındıktan sonra, parsiyel kalça protezi uygulanacak, RA yöntemi ile opere edilmesi planlanan, ASA skoru II-IV grubundan 50 hasta çalışmaya dahil edilerek, Grup I (n=25) SA ve Grup II (n=25) psoas kompartman blok+siyatik blok+L1 paravertebral blok (PKSL) olarak iki gruba ayrıldı. Grup I’deki hastalara, lateral dekübitus pozisyonunda seçilen intervertebral aralıktan (L4-L5 veya L3-L4) 25G Quincke spinal iğnesi ile 2 mL bupivakain hidroklorür (Marcain Heavy %0,5, AstraZeneca ®) uygulandı. İşlem bitimini takiben hastalar 15 dakika bu pozisyonda kaldıktan sonra supin pozisyona getirildi. Grup II’deki hastalara ise sinir stimülatörü yardımıyla, önce Labat tekniği ile siyatik blok  (%0,25’lik 20 mL bupivakain hidroklorür), ardından Winnie tekniği ile psoas kompartman bloğu (%0,25’lik 20 mL bupivakain hidroklorür) ve sonrasında Moore tekniği ile L1 paravertebral blok (%0,125’lik 10 ml bupivakain hidroklorür) yapıldı.

Demografik verilerde gruplar arasında anlamlı farklılık gözlenmedi. Anestezi/cerrahi hazırlık süreleri, sırasıyla Grup II’de (15.60±5.06/30.60±5.46 dak.) olup, Grup I’e (7.40.± 3.57/27.40±3.57 dak.) göre anlamlı olarak yüksek saptandı (p<0.005). İlk analjezik gereksinim zamanı Grup II’de (432.80±236.77 dak.) Grup I’e (185.40.±171.40 dak.)  göre anlamlı olarak daha uzun bulundu (p<0.001). Motor blok süresi Grup II’de (436.00±236.01 dak.) Grup I’e (197.00.±131.21 dak.) göre anlamlı uzun saptandı (p<0.001). Hemodinamik veriler arasında anlamlı farklılık tespit edilmedi.

Sonuç olarak; parsiyel kalça operasyonlarında, unilateral spinal blok tekniğinin hızlı uygulama ve cerrahiye teslim etme avantajı nedeniyle, PKSL blok tekniğinin özellikle postoperatif dönemde uzun süreli analjezi sağlamasının getirdiği olumlu katkıları nedeniyle her iki tekniğin de endikasyonu dikkate alınarak yüksek riskli hastalarda güvenle kullanılabileceği anlaşılmıştır.