ENTÜBASYON TÜPÜ TESPİTİNE BAĞLI İRRİTAN KONTAKT DERMATİT
M.ŞAHİN
1, A.MERT
2, V.SARIÇİÇEK
2, A.YARBİL
2, İH.ÖZCAN
2
AV. CENGİZ GÖKÇEK DEVLET HASTANESİ 1 GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ 2
Amaç: Peroperatif dönemde yapışkan sabitleyici bantlar sıkça kullanılmaktadır. Bu sabitleyiciler hipoallerjik olup, çoğu polyester ve türevleri, pamuklu, kağıt, pvc ve asetatlı kumaş taşıyıcıları üzerine hot-melt (ısıyla eriyen) yapıştırıcı eklenip slikon katılarak esnek hale getirilip non wowen (dokumasız) olarak imal edilirler. Vertebral biyopsi nedeniyle opere edilen bir olgumuzda kullanılan solvent içermeyen yapıştırıcılı, polyester taşıyıcılı sabitleyicinin oluşturduğu irritan kontakt dermatit olgumuzu sunmayı amaçladık.
Olgu: Ortopedi kliniğince vertebral biyopsi planlanan 46 yaşında, 80kg ağırlığındaki bayan hastanın preoperatif değerlendirmesinde allerji öyküsü bulunmamakla birlikte fizik muayene bulguları normaldi. Yapılan laboratuvar tetkiklerinde; Hb:9.6 gr/dl,WBC:19000 μ/L, Plt:196000 μ/L ve diğer labaratuar tetkikleri normal sınırlardaydı. Görüntüleme yöntemlerinde T12 vertebrada kitlesi mevcuttu. Operasyon odasında KTA; 83, TA; 124/64, SO2; 97 olarak kaydedildi. Propofol 150mg, fentanyl 75μg, rokuronyum 45mg kullanılarak entübe edildi. Anestezi idamesinde %6 desfluran ve N2O kullanıldı. Entübasyon tüpü ve İV kateter solvent içermeyen yapıştırıcılı polyester taşıyıcılı sabitleyici (Unipore® Seyitler Kimya, İzmir) ile tespit edildi. Operasyon yaklaşık 45 dakika sürdü ve intraoperatif vital parametreler stabil seyretti. Extübasyon hazırlıkları esnasında sadece entübasyon tüpü tespiti altında kalan ciltte sınırları düzgün hiperemik, küçük veziküller ve eroziv alan izlendi. İrritan dermatit olduğu düşünülerek 100mg metilprednizolon İV uygulandıktan sonra hasta extübe edildi. Ekstübasyon sonrası sistemik hipersensitivite izlenmedi. Servise gönderilen hastaya yapılan dermatoloji konsültasyonu sonucunda İrritan Kontakt Dermatit tanısı konuldu ve lokal steroidli pomad ve nemlendirici krem tedavisi önerildi. Hastanede kaldığı süre boyunca takip edilen hastanın postoperatif 36.satte cilt lezyonlarının büyük oranda, 1 hafta sonraki poliklinik kontrolünde ise tamamen iyileşme sağlandığı görüldü.
Sonuç: Kontakt dermatitler allerjik ve irritan olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Allerjik olanı Tip 4 hücresel hipersensitivite reaksiyonu ile oluşurken, irritan kontakt dermatit direkt olarak sitotoksik etkiye ve proinflamatuar sitokinlere bağlı oluşur. Allerjik tipten farklı olarak reaksiyon erken ortaya çıkar, temas alanıyla sınırlıdır ve kaşıntıdan ziyade yanma ve batma hissi ön plandadır. Maliyet sebebiyle günümüzde nonallerjen sabitleyiciler çok tercih edilmemekle birlikte kullanılan hipoallerjen sabitleyicilerin atopik olmayan kişilerde dahi dermatolojik reaksiyonlara yol açabileceği akıldan çıkarılmamalıdır.
|