Nonkardiyak Cerrahi Geçiren Hipotansif Hastada Nedene Yönelik Tedavi Yönetiminde Transtorasik Ekokardiyografinin Yeri
Seda Özen Zunal, Gaye Aydın, Hacı Mehmet Güneş, Rıza Hakan Erbay
TC Sağlık Bakanlığı İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği
Giriş/Amaç:Anestezi yönetiminde sıvı gereksinimi hastalarda CVP(santral venöz basınç) ve PAB(pulmoner arter basıncı) değerleriyle takip edilmektedir. Bu parametrelerin her zaman doğru ölçümler vermediği yapılan çalışmalarda belirtilmektedir[1,2].Hızlı, kolay bir şekilde uygulanabilen TTE(transtorasik ekokardiyografi) hastanın volüm durumu hakkında bilgi verir[3]. Olgu sunumumuzda postoperatif uygulanan TTE’nin nonkardiyak cerrahilerde sıvı yönetimindeki önemine dikkat çekmeyi amaçladık. OLGU: Akciğerde kitle nedeniyle wedge rezeksiyon planlanan 70 yaşında bayan hastaya 0,6mg/kg tiyopental, 0,1mg/kg vekuronyum IV anestezi indüksiyonu uygulanarak TAV yapıldı. Santral venöz kateter takıldı. Anestezi induksiyonu öncesi tansiyonu 120/78 mmHg, nabzı 80/dk olan hastanın insizyon sonrası CVP 11mmHg’dı. Cerrahinin 1.saatinde 500cc kanama oldu. Sıvı infuzyonu arttırıldı, kolloid replasmanı yapıldı. Eş zamanlı ölçülen CVP 10 mmHg’dı. Kan gazında Hb 9.8’di. Kan basıncı 75/40 mmHg’ya düşünce Efedrin IV boluslar uygulandı, yanıt alınamadı. 135 dk süren operasyonun sonunda hasta extübe edildi. Hastaya peroperatif 3000cc kristaloid, 500cc kolloid replasmanı uygulandı. Hipotansif seyreden hastaya dopamin infüzyonu başlandı, yoğun bakıma alındı. Acil kardiyoloji tarafından hastaya yatak başı TTE uygulandı. IVC kollabe, biventriküler diastolik dolum yetersiz, hipovolemik olarak değerlendirilen hastaya 2Ü ERT, 2Ü TDP transfüzyonu yapıldı. Kan basıncı yükselen hastanın bilinci açıldı. Postoperatif PA akciğer grafisinde santral venöz kataterin yerinin doğru olduğu teyidedildi. Hasta 3 gün yoğun bakımda izlendikten sonra postoperatif 7. günde poliklinik kontrolü önerilerek taburcu edildi. Tartışma/Sonuç:Sıvı tedavisine yanıt hemodinamik parametrelerden, CVP ve PAB gibi preload göstergelerinden anlaşılabileceği gibi noninvaziv olarak TTE değerli bilgiler vermektedir[2,4]. Olgumuzda yeterli sıvı verilmiş, CVP ölçümleri normal sınırlarda saptanmış olmasına rağmen peroperatif başlayıp postoperatif devam eden hipotansiyonun nedeninin yapılan TTE ile hipovolemi olduğu saptanmıştır. Eğer hastaya peroperatif ekokardiyografi uygulayabiliyor olsaydık hastanın hipotansiyon nedenini daha hızlı bir şekilde saptanacak, uygun tedaviyle hasta kısa süre hipotansif kalacaktı. Sonuç olarak perop sıvı tedavisinin değerlendirilmesinde TTE’nin etkin bir noninvaziv yöntem olduğunu, bazı durumlarda invaziv monitorizasyona üstünlük gösterebileceğini düşünmekteyiz. Anesteziyologların ekokardiyografi kullanımı konusunda eğitim almaları, kliniklerine portabl ekokardiyografi cihazları temin etmeleri gerektiği kanısındayız.
|