Yenidoğanda Zor Havayolu: Ağız İçi Kitle Birlikteliğinde Olan Konjenital Sternal Kleft
Pelin Çorman Dinçer, Gülbin Töre Altun, Mustafa Kemal Arslantaş, Gülşen Cebecik Teomete, Hilmi Ömer Ayanoğlu
S.B. Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı, İstanbul
GİRİŞ Sternal kleft, sternumun embriyolojik dönemde kapanmamasıyla gözlenen nadir konjenital bir defekttir. Göğüs duvar defektlerinin %0.5’ini oluşturur. Sternumun açık kalması ile kalp ve büyük damarlar travmalara karşı korumasız hale gelir. Hem bu durumu düzeltmek hem de estetik bütünlüğü sağlamak amacıyla defektin erken dönemde kapatılması tercih edilir. Olgumuzda ağız içi kitle nedeniyle entübasyon güçlüğü yaşanabileceği ön görülen sternal kleft tanılı yenidoğana yaklaşımımızı paylaştık. OLGU SUNUMU Sezaryen ile term doğan beş günlük kız bebek hastanemize ağız içi kitle ve sternal defekt tanılarıyla kabul edildi. Boyu 52cm,vücut ağırlğı 2650gr olarak doğan bebeğin yapılan ekokardiyografisinde VSD, PDA, patent foramen ovale ve pulmoner hipertansiyon tespit edildi. Sternal kleftin onarılması amacı ile nasal kanül ile oksijen desteği altında operasyon odasına alındığında SpO2%96 idi. Ağız içindeki kistik lezyondan dolayı olası zor entübasyon için hazırlık yapıldı. %50 oksijen–%50 hava karışımı içinde %8 sevofluran ile indüksiyon sonrası kas gevşetici ajan kullanılmadan maske ventilasyonu etkin şekilde yapılabilir durumda iken Macintosh ve Miller bladeler ile endotrakeal entübasyon denendi, yeterli görüş sağlanamadı (Cormac Lehane IV). Video laringoskop ile görüntüleme denendi ancak ağız içi lezyonların görüşü engellemesi nedeniyle epiglot ve vokal kordlar görüntülenemedi. Maske ventilasyonu rahat sürdürülebilir olan hastada, direk laringoskopiyle kordların görüntüsü alınamadan yerleştirilen pediyatrik entübasyon kateteri (Frova intubating introducer, Cook Medical) ile trakeaya girildiği hissedildi. 3,5 no’lu ETT tüp kateter aracılığı ile trakeaya yerleştirilidi, etCO2 eğrisi gözlendi, bilateral solunum seslerinin eşit alındığı yerde tüp tespit edildi. Altı saat süren operasyonda vital parametreleri stabil seyreden hastada, defekt pektoral kas ve deri flebi ile onarıldı. Hasta entübe olarak yoğun bakım ünitesine alındı. TARTIŞMA VE SONUÇ Zor hava yoluna yenidoğan döneminde sık rastlanmaktadır. Eşlik eden konjenital anomaliler bu riski arttırmaktadır. Tecrübeli ellerde dahi maske ventilasyonu ve entübasyon güçlükleri yaşanabilir. Yenidoğanda etkin zor hava yolu yönetimi, hastaların preoperatif doğru değerlendirilmesi, uygun ekipmanların hazır bulundurulması ve deneyimin paylaşılması ile mümkün olacaktır.
|