Opere mandibular tümoral rezeksiyon sonrasında akut hemoraji gelişen olgunun zor havayolu yönetimi ve postoperatif laringeal havayolu (LMA) ile takibi
Tuncer Şimşek, Emin Tunç Demir, Hatice Betül Altınışık, Uğur Altınışık, Hasan Ali Kiraz
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezi ve Reanimasyon AD, Çanakkale
GİRİŞ: Maske ventilasyon veya endotrakeal entübasyonda zorlukla karşılaşıldığında doğru ve zamanında müdahalede bulunmak hayat kurtarıcıdır. Bu tür durumlarda anestezi yöntemine ve anestezik ajanın seçimine karar vermek için kısa ve değerli bir süre vardır. Biz de infraaurikular kaviter lezyondan ciddi hemoraji ile ameliyata alınan mandibula tümor rezeksiyonu ve rekonstrüksiyon cerrahisi geçirmiş hastada karşılaştığımız zor hava yolu ile ilgili anestezi yönetimi ve yoğun bakımda havayolu takibi deneyimimizi paylaşmayı amaçladık. OLGU: Osteosarkom nedeniyle mandibulektomi ve mandibula rekonstrüksiyonu geçirmiş ve pansumanı esnasında abondan kanama gelişmesi üzerine acil olarak operasyona alınan 45 yaşında erkek olgu. Mandibula destrükte ve Mallampati skoru 4 olarak değerlendirildi. Midazolam, Lidokain, Ketamin, Roküronyum ile indüksiyonu yapılan hastada maske ventilasyonunun rahat sağlanması sonrası 3 kere yapılan entübasyon denemesi başarısızlıkla sonuçlandı. Ardından hastaya LMA yerleştirildi ve ventilasyon sağlanabildi. Hasta hemodinamik olarak instabil olması nedeniyle uyandırılmadan inotrop desteğinde yoğun bakım ünitesine nakledildi. Basınç kontrollü modda LMA ile ventilatör takibi yapılan hastadan 8 saat sonra LMA çıkarıldı ve hasta ventilatörden ayrıldı. Takibinde havayolu komplikasyonu izlenmedi. TARTIŞMA: LMA araçlarının zor havayolu durumunda güvenle kullanılabileceği belirtilmiştir. Ancak LMA uygulamasında aspirasyon riski de mevcuttur. Olgumuzun açlık süresi LMA uygulamamız açısından yeterli aralıktaydı. Anestezi indüksiyonu açısından da üstün hemodinamik etkilerinden dolayı ketamin seçildi. Kanama alanındaki doku alanı aşırı frajil olduğundan operasyon sonunda yeni bir havayolu girişimi denenmemiş ve hasta LMA ile yoğun bakıma çıkarılarak mekanik ventilasyona alınmıştır. LMA ile ventilatör takibine yönelik sınırlı sayıda vakada bu yöntemin uygulandığı bildirilmektedir. SONUÇ: Zor entübasyon beklentisi olan olgularda zor havayolu algoritması gözden geçirilmeli ve gerekli havayolu araçları hazır bulundurulmalıdır. Entübasyon güçlüğü beklenen olguda başarısız entübasyon sonrası LMA ile havayolu güvenliği sağlanabilmiştir.Ayrıca postoperatif yoğun bakımda solunum desteği sağlamak amacı ile LMA başarı ile kullanılmıştır. LMA ile 8 saate kadar ventilatör takibinin uygun koşullardaki hastalarda uygulanabilir bir yöntem olduğunu düşünüyoruz.
|