Sitoredüktif Cerrahi ve Hipertermik İntraperitoneal Kemoterapi Uygulanan Peritoneal Karsimatozisli Hastalarda Anestezi Deneyimlerimiz
Cenk İlham1, Emine Arzu Köse1, Işılay Ayar1, Mehmet Murat Naki2
1İstanbul Medipol Üniversitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı, İstanbul 2İstanbul Medipol Üniversitesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı, İstanbul
GİRİŞ/AMAÇ: Sitoredüktif cerrahi(SRC) ile beraber hipertermik kemoterapi(HİPEK) uygulamasının peritoneal karsinimatozis olgularında sağ kalımda artış sağladığı bildirilmiştir.Merkezimizde SRC+HİPEK uygulanan vakalarda anestezi deneyimlerimizi paylaşmayı amaçladık. OLGU: Demografik verilerinin kaydedilmesini takiben(Tablo 1) tüm olgularda anestezi indüksiyonunda propofol+fentanil ve anestezi idamesinde sevofluran+remifentanil infüzyonu kullanıldı.Operasyon süresince SpO2,ETCO2,kalp hızı,invazif arteriyal kan basıncı,santral venöz basınç,özefageal ısı probuyla vücut ısısı,idrar çıkışı takipleri yapılarak kaydedildi.Hastalara verilen mayiler(kristaloid,kolloid,albumin,eritrosit süspansiyonu,TDP), saatlik arteriyal kan gazı analiziyle hemoglobin,hematokrit,pH,laktat,baz eksisi,elektrolit takipleri yapılarak kaydedildi(Tablo 2).SRC sırasında hipotermiyi önlemek için hastalar ve verilen IV mayiler ısıtıldı.HİPEK döneminde hastalar ve IV mayilerin ısıtılması sonlandırılarak buz torbaları yardımıyla periferik soğutma uygulandı.Operasyon süresince 2-3 ml/kg/saat idrar akımı sağlanarak böbrek fonksiyonlarının korunması amaçlandı.Tüm olgular operasyon bitiminde yoğun bakım ünitesinde (YBÜ) ekstübe edildi.Postoperatif dönemde epidural katater veya IV yolla hasta kontrollü analjezi (HKA) sağlanan hastaların böbrek(üre, kreatinin) ve karaciğer fonksiyonları(ALT,AST,albümin) takip edildi.YBÜ ve servisde yatış süreleri kaydedildi(Tablo 3). TARTIŞMA:Peritoneal karsinomatozisli hastalarda,tümöral dokuların SRC ile çıkarılmasını takiben HİPEK döneminde kemoterapötik içeren 3-5 litre, 42C̊ sıcaklıktaki solüsyonla peritoneal perfüzyon yapılır.Bu hastalarda,uzun süren,önemli miktarlarda asit solüsyonu boşaltılması ve kanamayla seyredebilen SRC sırasında normovoleminin devamı,hipoterminin önlenmesi; 60-90 dakika süren HİPEK sırasında ise artmış batın içi ısı ve intraabdominal basınçla birlikte metabolizma artışına bağlı hemodinamik ve solunumsal değişikliklerle mücadele edilmesi,hiperterminin önlenmesi,kemoterapötik ajanların sistemik olası yan etkilerin bilinmesi gerekir. Postoperatif dönemde ise yeterli analjezinin sağlanmalı, uygun sıvı replasmanı yapılmalı, solunum, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının, kanama parametrelerinin yakın takibi yapılmalı, olası atelektazi ve plevral effüzyonları düzenli aralıklarla çekilen akciğer grafileriyle saptanmalıdır. SONUÇ: Hiçbir hastamızda inotropik ajanlarla tedaviyi gerektirecek hemodinamik değişiklik,ciddi hipotermi veya hipertermi,akut böbrek yetmezliği yaşanmadı.Postoperatif erken dönemde(ilk 24 saat) gözlemlenen karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme postoperatif 4-5.günlerde tüm hastalarda normale döndü.Postoperatif dönemde bir hastada unilateral, bir hastada ise bilateral plevral effüzyon gözlendi, ancak tedavi gerekmedi.
|