İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2015

P-017

Etkeni Bilinmeyen İlaç İntoksikasyonlu Hastada " Çekilme Tedavisi"

Çetin Kaymak, Şerife Bektaş, Ayşe Özcan, Metin Eser, Eren Nisani, Hülya Başar

Ankara Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği, Ankara

Giriş İlaç intoksikasyonu tanısı ile gelen ve anamnezi net olmayan hastalarda, intoksikasyon yönetimi komplike hale gelmektedir. Bu olguda ilaç intoksikasyonu tanısıyla gelen çoklu ilaç bağımlısı hastanın, uzun dönem yoğun bakım yönetimi tartışılmıştır. Olgu 22 yaşında, erkek hasta ilaç intoksikasyonu tanısıyla entübe olarak yoğun bakıma kabul edildi. Genel durum kötü, bilinç kapalıydı. TA:60/40 mmHg, NB: 123 atım/dakika, SPO2:%78 di. Solunumu düzensiz olan hasta SS: 12, PEEP: 8, TV:6 ml/kg, P-SIMV modunda mekanik ventilatörde takip edildi. Hastanın özgeçmişinde birden fazla madde bağımlılığı (eroin, bonzai) hikayesi mevcuttu. Hastanın kranial BT sinde; en büyüğü sol hemisferde 28x15 mm boyutlarında ölçülen multıpl intraparankimal hemoraji alanları kaydedildi. Diffüzyon MR ında supratentoriyal beyaz cevherde, korpus kallosum posteriorunda hipoksiye bağlı değişiklikler mevcuttu. Hasta yoğun bakımda tedavisi sürerken giderek şiddeti ve süresi giderek artan, görsel olarak '' titreme nöbeti'' şeklinde nitelenebilecek ataklar geçirmekteydi. Hastanın ataklarında takipne (30/dak aşan),taşikardi 190/dak aşan), hipertansiyon(200mmHg sistoliği aşan) ve terlemeleri oluyordu. Bu tablonun ''Çekilme sendromu '' olduğu düşünülerek psikiyatri konsültasyonu istendi. Tanı doğrulandıktan sonra hastaya remifentanil infüzyonu başlandı. Dolantin, deksmedetomidin, midazolam, diazepam gibi ilaçların bu nöbetleri durdurmadığı gözlendi.Hastaya 60 gün boyunca, sadece kontrol amaçlı kesilmesi dışında remifentanil infüzyonuna ve ketiapin tedavisine devam edildi. Bu süre içinde Remifentanilin sadece semptomları kontrol ettiği, tedaviye yönelik bir aşama kaydedilemediğine karar verildi. Yoğun bakımın 80. gününde hastaya araştırmalar sonucunda madde bağımlılığı tedavisinde önerilen ve buprenorfin+naloksan kombinasyonu olan Suboxone tb 2x1 başlandı. Suboxone ile semptomları dramatik olarak kontrol altına alınan hastanın 2.günde bilinci dramatik olarak açıldı ve konuşmaya başladı.Yoğun bakımdaki hasta 93. günde taburcu edildi. Tartışma Suboxone, buprenorfin ve naloksan içeren, eroin ve diğer opioidlere bağımlılık ve arındırma tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Hastamızda madde bağımlılığı açısından kullanılan ajan net bilinmediği için tedaviden tanıya gidilmiş ve eroin bağımlısı olduğu düşünülmüştür. Bu olgu ile suboxone tedavisinin özellikle eroin ve diğer opioidlerin çekilme sendromlarında güvenle kullanılabileceği kanaatine varılmıştır.