Doğumsal solunum yolu anomalisi olan yenidoğanda entübasyon
Azi̇z Yarbi̇l1, Rauf Gül2, Ali Bestemi Kepekçi1, İbrahim Halil Özcan3, Mehmet Almacıoğlu4, Sevda Mecit1
1Kilis Devlet Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Bölümü, Kilis 2Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı, Gaziantep 3Özel Primer Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Bölümü, Gaziantep 4Kilis Devlet Hastanesi Pediatri Bölümü, Kilis
GİRİŞ Trakeaya bağlı yapısal bozukluklar nadir görülmekle beraber, ciddi entübasyon güçlüklerine neden olabilmektedir. Biz de ağız içinde dil altına açılan trakeal anomalili yenidoğandaki entübasyon deneyimimizi paylaşmak istedik. OLGU Solunum sıkıntısı sebebiyle acil servise getirilen 2-3 kg ağırlığında 2 günlük bebek, burada yapılan ilk müdahale sonrası yenidoğan yoğun bakım ünitesine alınmış ve yapılan değerlendirmesinde entübe edilmesine karar verilmiş. Ancak işlem sırasında hastanın entübe edilememesi nedeniyle tarafımızdan yardım istendi. Olay yerine ulaştığımızda, siyanotik, balon valv maske ile ventile edilen yenidoğan ile karşılaşıldı. Hastaya sıfır numara düz blade ile entübasyon denendi, larinkse ait bir oluşum gözlenmedi. Cormack ve Lehane skoru 4 olarak değerlendirildi. Larinksin daha yukarıda olduğu düşünülerek, değişik pozisyonlarda yeniden entübasyon denendi, yine başarılı olunamadı. Bu arada desatürasyonun olduğu durumlarda hasta balon valv maske ile havalandırıldığında saturasyonun yükseldiği gözlendi. Hava yolu kontrolü ve zor entübasyon nedenleri yeniden gözden geçirildi. Trakeanın dışarıdan muayenesinde tiroid kıkırdağın mandibula mentumunun hemen altında olduğu tespit edildi. Spontan solunumu tekrar gözlemlenen ve yeniden çıplak gözle yapılan ağıziçi muayenesinde, dil altında hareket eden bir yapı fark edildi. Dikkatli bakıldığında solunumun buradan gerçekleştirildiği görüldü. Entübasyon tüpü bu açıklıktan ilerletidi, havalanma oskültasyonla doğrulandı. Hastanın oksijen satürasyonlarının düzeldiği ve akciğerlerinin daha iyi havalandığı, akciğer grafisinde her iki akciğerin havalandığı görüldü. İleri takip ve tedavi amaçlı hasta üst merkeze sevk edildi. SONUÇ Hava yolu anatomisindeki anomaliler, yenidoğanda solunum sıkıntılarına ve entübasyon güçlüklerine neden olabilir. Trakea ile alakalı farklı anatomik bozukluklar bildirilmiştir. Yaptığımız literatür taramasında dil altına açılan trakeal bir anomaliye rastlamadık. Olgumuzda anormal yerleşimli trakea ve larinks, hastanın solunum sıkıntısına ve entübasyonun gecikmesine neden olmuştur. Ancak sonrasında yapılan hava yolu muayenesi ile anomali tespit edilmiş ve hasta rahat bir şekilde entübe edilmiştir. Bu olgumuzla böylesi ilginç yerleşimli trakeal anomalilerin olabileceğine ve zor entübasyonlarda basit fizik muayenesinin önemine vurgu yapmak istedik.
|