İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2015

P-506

Kısa Boyunlu Hastada Perkütan Trakeostomide Ayarlanabilir Kanül Tercihi

Havva Sayhan1, Yaşar Toptaş2, Onur Palabıyık2

1Sakarya Universitesi, Tip Fakultesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon ABD, Sakarya
2Sakarya Universitesi Egitim ve Arastirma Hastanesi, Sakarya


GİRİŞ Elektif şartlarda yatak başında güvenle uygulanan bir prosedür olarak tanımlanan perkütan trakeostomi (PT) ilk defa bir göğüs cerrahı olan Ciaglia tarafından başarılı bir şekilde uygulamıştır. PT işlemi yoğun bakım ünitesinde (YBÜ) hava yolunu sürdürmek ve entübasyona bağlı oluşabilecek komplikasyonları önlemek, ölü boşluk hacmini, hava yolu açıklığını azaltmak ve weaning başarısını arttırmak amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Yazımızda, kısa boyunlu ve baş boyun ekstansiyon kısıtlılığı olan hastaya Griggs yöntemiyle standart trakeostomi kanülü yerleştirilmesini ve kanülün kolaylıkla yer değiştirmesine bağlı tek taraflı atelektazi gelişen olguya yaklaşımımızı sunmayı amaçladık. OLGU 78 yaşında erkek hasta hipertansiyona sekonder gelişen sağ temporoparietooksipital bölge ve talamusta yaygın hemoraji nedeniyle Nöroloji kliniğindeki takibi sırasında solunum yetmezliği gelişmesi üzerine entübe edilerek YBÜ'ye alındı. Weaning denemesinde başarısız olunması üzerine entübasyonun 15. gününde perkütan dilatasyonel trakeostomi (PDT) planlandı. Hastada tiromental mesafe 4,8 cm(<6,5 cm), sternomental mesafe 9,4 cm(<12 cm), atlantooksipital eklem açısı 75 derece (<80) ölçüldü. Onam alındıktan sonra, PDT fiberoptik bronkoskopi eşliğinde forseps dilatasyon metodu (Griggs) kullanılarak “Percutaneous tracheostomy kit” (Portex, Smiths Medical, Kent, İngiltere) ile gerçekleştirildi. Seldinger yöntemiyle trakeal lümene girilip kılavuz tel üzerinden dilatatör ve forseps ile dilatasyonu takiben kit içinden çıkan trakeostomi kanülü yerleştirildi. Fiberoptik bronkoskop ile kanülün yeri doğrulandı. Her iki akciğerin eşit havalandığı, mideye hava geçişinin olmadığı oskültasyonla saptandı. İşlem sorunsuz tamamlandı. Kontrol akciğer grafisinde sol tarafın tamamen kapalı olduğu görüldü (Şekil 1). Fiberoptik bronkoskopla tekrar değerlendirildiğinde kanülün pozisyonla sağ bronşa kaymış olduğu saptandı. Kanül çıkartılarak yerine 8.0 mm boyu ayarlanabilir kanül (Portex Blue Line Cuffed Adjustable Flange Tracheostomy Tubes, Smiths Medical, Kent, İngiltere) yerleştirildi. Fiberoptik bronkoskopi eşliğinde yeri doğrulanarak kanül boyu sabitlendi. Kontrol akciğer grafisinde sol toraksta açılma görüldü (Şekil 2). SONUÇ Kısa boyunlu hastalarda normal trakeostomi kanülünün pozisyona bağlı kolaylıkla yer değiştirerek bronşa girebilmesi sonucunda atelektaziye yol açabileceği akılda tutulmalıdır. Bu gibi hastalarda ilk tercih olarak ayarlanabilir trakeostomi kanül seçiminin komplikasyonu önleyeceği kanaatindeyiz.