İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2017

S-29

Türkiye’de Endoskopi Ünitelerinde Anestezi Uygulamalarında Gastroenteroloji Uzmanlarının Tutum ve Davranışlarını Araştıran Anket Çalışması: Anestezi şart mı?

Ferda Yılmaz İnal1, Hayrettin Daşkaya2, Yadigar Yılmaz3, Yusuf Kayar4

1Medeniyet Üniversitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı,İstanbul
2Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı, İstanbul
3Medipol Üniversitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı, İstanbul
4Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Gastroenteroloji Bilim Dalı, İstanbul


GİRİŞ ve AMAÇ: Gastrointestinal endoskopide anestezi için çok çeşitli prosedürler bildirilmiştir. Son on yılda invaziv işlemlerde hasta konforu, memnuniyeti ve işlemin güvenli bir şekilde yapılması bir kalite standardı haline gelmiştir. Bu gereklilikle beraber gastroenterologların medikolegal sorumluluk paylaşımı içinde işlem yapma isteklerindeki artış, profesyonel anestezistler tarafından anestezi uygulanma talebini artırmıştır. Bu çalışmada Türkiye‘de endoskopi ünitelerindeki anestezi uygulamalarına gastroenterologların bakış açısını ve pratik yaklaşımlarını irdelemeyi amaçladık.

MATERYAL ve METOD: Endoskopi ünitelerindeki anestezi yöntemlerini sorgulayan 20 sorudan oluşan anket Türk gastroenteroloji Derneği’ne kayıtlı 744 gastroenteroloji uzmanına e-mail yoluyla iletildi. 141 uzman anketleri doldurularak geri bildiride bulundu. Anket; demografik veriler, işlem çeşitleri, uygulanan anestezi metotları, gelişen komplikasyonlar ve müdaheleler hakkında sorular içermekteydi. (Tablo 1). Alınan sonuçlar istatistiksel olarak değerlendirildi.

BULGULAR ve TARTIŞMA: Ankete katılanların %23’ü işlem esnasında rutin, %40 ı sıklıkla anestezi uyguladıklarını ifade etmiştir. Kolonoskopide anestezi uygulama oranı %97 ile ön plana çıkmaktadır. En sık kullanılan ajanlar midazolam (%92), ketamine (%90), propofol (%75), fentanyl (%76) olarak tespit edildi. Rutin kullanımda nazal O2 %53, EKG %54 ile sınırlı gözlendi. Endoskopistlerin %53’ü bir anestezi uzmanı ile çalıştığını ifade ederken, %18 lük bir oran hiç anestezi personeli bulunmadığını ifade etmektedir. Derlenme ünitesi bulunma oranı %57 şeklinde gözlendi. Endoskopistler ensık gözlenen komplikasyon olarak %88 ile desaturasyonu ifade etmişlerdir. Endoskopistlerin %13 ü ayda 1 kez mavi kod vermek zorunda kaldıklarını ifade etmiştir (Tablo 1). Oluşan mortalitelerin nedeni sorulduğunda %33 ile solunum arresti cevabı alınmıştır.

SONUÇ(LAR): Endoskopik girişimlerde anestezi uıygulanması artık bir lüks olmaktan öte bir gereksinim olarak algılanmaktadır. Anestezi uygulayacak kişi, kullanılan anestezik ilaçların etki ve yan etkilerini çok iyi bilmeli, anestezi altında vital bulguları ve havayolu kontrolünü takip edebilmelidir. Gerektiğinde uygun müdahaleyi en uygun zamanda yapabilmelidir. Nitekim ankette %13’lük mavi kod oranı bu hususun önemini ortaya koymaktadır. Bu kişinin loş bir odada ERCP yapmakla uğraşan bir endoskopist veya onun direktifleriyle çalışan bir hemşire olması hasta ve hekim açısından risklere sebeb olmaktadır. Yapılan anket farkındalığın önemini ortaya koymaktadır.