Endobronşial Coil Uygulamasında Spontan solunum mu Endotrakeal Entübasyon mu?
Gamze Talih1, Çiğdem Ünal Kantekin1, Bayram Metin2, Yavuz Selim İntepe3, Hülya Türkan1
1Yozgat Bozok Üniversitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı, Yozgat
2Yozgat Bozok Üniversitesi, Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı, Yozgat
3Yozgat Bozok Üniversitesi, Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Yozgat
GİRİŞ VE AMAÇ: Geleneksel medikal tedaviye rağmen ciddi heterojen amfizemi olan KOAH hastalar için alternatif olarak bronkoskopik akciğer hacim küçültücü (BLVR) coil tedavisi son yıllarda klinik pratikte yerini almıştır. Çalışmamızda sedayon altında spontan solunum korunarak yapılan anestezi ile endotrakeal entübasyon uygulaması yapılan iki farklı anestezi yönteminin; endobronşial coil tedavisinde etkinliğinin ve komplikasyonlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
YÖNTEM: Çalışmaya BLVR coil tedavisi uygulanan 32 hasta dahil edildi. Hastalar; spontan solunumu korunan (Grup SS) ve endotrakeal entübasyon uygulanan (Grup ET) olmak üzere iki gruba ayrıldı. Her hastaya; elektrokardiyografi, pulseoksimetri (SpO2), non-invaziv arterial basınç, transcutanoz karbondioksid (tcCO2 ), serebral oksijen saturasyon (rSO2) monitörizasyonu yapıldı. Grup ET için genel anestezi uygulandı ve 8,5 mm endotrakeal tüp ile entübe edildi. Hastaların EtCO2, tcCO2, rSO2, SpO2, hava kaçağı ve peak basınç değerleri kaydedildi. Grup SS’de %2 lidokain sprey uygulandıktan sonra hastalara propofol (30-50 µg/kg/dk) ve remifentanil (0,05-0,1 µg/kg/dk) infüzyonu başlandı. Hastaların spontan solunum yeterliliği ve oksijenizasyonuna göre ilaçlar yavaş titre edildi. İşlem süresince hastanın; tcCO2, rSO2, SpO2 ve solunum paterni takip edildi.
BULGULAR: Hastaların; yaş, cinsiyet, kilo, FEV1, FEV1/FVC değerleri tablo 1’ de verilmiş ve gruplar arasında anlamlı fark görülmemiştir. İki grup arasında anestezi ve operasyon süreleri açısından anlamlı fark yoktur (Tablo 2). SpO2 değerlerinin Grup SS’ de 5. ve 10.dk da grup ET’ye göre anlamlı düşük olduğu tespit edilmiştir. Nabız değerlerinin Grup SS’de 10., 20., 30. dakikalarda anlamlı düşük olduğu görülmüştür. TcCO2 değerleri Grup ET’de yüksek seyretmiş, 20.ve 30. dakikalarda Grup SS’ye göre anlamlı yüksek olduğu görülmüştür. Komplikasyonlar açısından gruplar arasında anlamlı fark yoktur (Tablo 3).
TARTIŞMA VE SONUÇ: Direk laringoskopi ve ET invaziv bir yöntemdir ve ciddi havayolu komplikasyonlarına neden olabilmektedir. Ayrıca BLVR coil işlemi yapılırken fiberoptik bronkoskopinin tüp içinden geçebilmesi için bağlantı portu kullanılmaktadır. Bu da yetersiz ventilasyona, hava kaçağına ve CO2 değerlerinin yükselmesine neden olmaktadır. BLVR coil işleminde sedasyonun da güvenle uygulanabileceğini ve ET’a alternatif olabileceğini düşünmekteyiz
|