DIYABET OLUŞTURULAN SIÇANLARDA İSKEMI REPERFÜZYON HASARINDA DEXMEDETOMIDININ KARACIĞER VE BÖBREK ÜZERINE ETKILERI
L.ÖZTÜRK
1, E.KESİMCİ
1, B.IŞIK
2, M.ARSLAN
2, FM.ÇOMU
2, M.KAVUTÇU
3, ŞC.SEZEN
4, M.BİLGE
5
ATATÜRK EĞITIM VE ARAŞTIRMA HASTANESI ANESTEZIYOLOJI VE REANIMASYON KLINIĞI 1 GAZI ÜNIVERSITESI TIP FAKÜLTESI ANESTEZIYOLOJI VE REANIMASYON AD, 2 GAZI ÜNIVERSITESI TIP FAKÜLTESI TIBBI BIYOKIMYA AD, 3 KIRIKKALE ÜNIVERSITESI HISTOLOJI VE EMBRIYOLOJI AD 4 KIRIKKALE ÜNIVERSITESI TIP FAKÜLTESI TIBBİ BİYOKİMYA 5
İskemi hücresel enerji depolarının boşalması ve toksik metabolitlerin birikmesiyle hücre ölümüne yol açmaktadır. İskemik dokunun reperfüzyonu ise iskeminin yarattığından daha ciddi hasara yol açar. Zar lipitleri, proteinler, nükleik asitler ve deoksiribonükleik asit moleküllerinin en çok duyarlı olduğu reperfüzyon hasarında serbest oksijen radikalleri (SOR) rol oynamaktadır. Hiperglisemi ile seyreden diyabet de glikozun oksidasyonuna ve proteinlerin glikolizasyonuna baglı olarak, SOR oluşmaktadır. Oksidatif stresle başetmede endojen antioksidan [Süperoksit dismutaz (SOD), Glutatyon S-Transferaz (GST), Katalaz, (CAT)] enzimler rol oynamaktadır. Anestezi ajanları SOR ile etkileşmektedir. Selektif α-2 adrenoreseptör agonisti deksmedetomidinin süperoksit anyon üretimine etki etmediği bildirilmektedir. Öte yandan lipid çözünürlüğü nedeniyle lipid membranlara bağlanan enzimlerde yapısal değişikliklere yol açabilir. Bu nedenle deneysel araştırma modelinde deksmedetomidinin diyabet oluşturulan sıçan karaciğer ve böbrek dokusunda iskemi reperfüzyon hasarı üzerine etkisini değerlendirmeyi amaçladık.
Sağlam (Grup K), Diyabet oluşturulan (Grup DK), diyabet+iskemi reperfüzyon hasarı oluşturulan (Grup DIR), ve iskemi reperfüzyon hasarı+deksmedetomidin verilen ratların (Grup DIRD) karaciğer ve böbrek dokuları alınarak histopatalojik değerlendirmeleri ve oksidatif durum parametreleri olarak enzim [MDA (nmol/mg protein), SOD (IU/mg protein) GST (karaciğer/böbrek) (IU/mg prot), CAT (IU/mg prot)] düzey tayinleri yapıldı. Histopatolojik inceleme Abdel-Wahhab ve ark’nın (11) kullandıkları yarı-nitel değerlendirme yöntemi ile [(-): hiçbir yapısal değişiklik yok, (+):hafif, (++):orta, (+++): ciddi derecede yapısal değişiklik şeklinde] sınıflandırıldı.
Sıçan karaciğer dokusunda yarı nicel değerlendirme yöntemlerine göre histolojik değişiklikler (Hepatosit dejenerasyonu, Sinüzoidal dilatasyon Piknotik çekirdek, Nekroza giden hücre, Parankimde MN hücre infiltrasyonu) Grup DIR’da diğerlerinden yüksek bulundu. Karaciğer ve böbrek doku örneklerinde MDA düzeyleri Grup DIRD’da Grup DIR ile karşılaştırıldığında düşük (sırasıyla; p=0.019 ve p=0,001), SOD düzeyleri de yüksek (sırasıyla; p=0.034 ve p=0,008) bulundu.
Dexmedetomidin uygulanan ratlarda oksidatif hasarı gösteren MDA düzeylerinin düşük, erken antioksidan aktiviteyi gösteren SOD düzeylerinin yüksek olması; iskemi reperfüzyon hasarı oluşturulan diyabetik ratlarda dexmedetomidinin oksidatif stresi azalttığını göstermektedir.
|