Kraniotomi uygulanan pediatrik ensefalosel vakasında skalp bloğu uygulaması
Murat Yaşar Özkalkanlı, Ezgi Balıkoğlu, Derya Arslan Yurtlu
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı, İzmir
GİRİŞ: Ensefalosel beyin ve meninkslerin kraniumdan dışarı herniasyonuyla karakterize nöral bir tüp defektidir.Defekti onarmak için cerrahi müdahale gereklidir. Çocukların çoğunda farklı derecelerde nörolojik defisit vardır. Sunumumuzda frontal ensefalosel nedeniyle operasyon planlanan pediatrik olguda skalp bloğunun analjezik etkinliğini paylaşmak istedik. OLGU: Üç aylıktan itibaren takipte olan 6 yaşındaki hastaya frontoensefalosel nedeniyle beyin cerrahisi tarafından operasyon planlandı. Ensefalosel dışında ek bir hastalığı olmayan 26 kg ağırlığındaki hastanın, sistemik ve nörolojik muayenesi normaldi. İlaç kullanım öyküsü ve alerjisi olmayan, kan tahlilleri ve görüntülemesi olağan olan hasta ASA I olarak kabul edildi. 8 saatlik açlık sonrası premedikasyon odasına alınan hastaya 20G branül ile intravenöz yol sağlanarak 1 mg midazolam iv verildi. Ameliyat salonuna alınan hastaya EKG, SpO2,noninvaziv kan basıncı monitörizasyonu sağlandı. İndüksiyonda 1mcg/kg fentanil, 2mg/kg propofol, 1mg/kg roküronyum uygulanması sonrası endotrakeal entübasyon gerçekleştirildi.İdame sevofluran, propofol, remifentanil, oksijen ve hava (%40/%60) ile sağlandı. Hipotermiyi önlemek amacıyla eksternal ısıtıcı kullanıldı.Postoperatif analjezi amacıyla %0,25bupivakain ile her bir sinir (1-2 ml)bilateral bloke edilerek skalp bloğu yapıldı. Çivili başlık yerleştirilmesi sırasında hemodimami sistabil olan ve operasyon boyunca herhangi bir sorun yaşanmayan olgu 2mg/kg sugammadeks sonrasında ekstübe edilerek postoperatif bakım ünitesi(PACU)’ne alındı.Hastanın PACU takiplerinde analjezi ihtiyacı olmazken sol göz kapağında minimal pitozis olduğu fark edildi. Ancak pitozisin30 dk’da gerilediği görülürken supraorbital sinir bloğu için kullanılan lokal anesteziğin yayılımına bağlı olabileceği düşünüldü. Operasyon sonrası 24. saatte tekrar değerlendirilen olgunun hiç analjezik ihtiyacının olmadığı öğrenildi. Tartışma/SONUÇ: Kranial operasyonlarda skalp insizyonu veya çivili başlık yerleştirilmesi sırasında hastalar ağrı duymakta ve buna sekonder hemodinamik değişiklikler ortaya çıkmaktadır. Bu değişikliklerin önüne geçilmesi için skalp bloğu uygulanan teknikler arasındadır ve pediatrik vakalarda da uygulanabilmektedir. Bizim olgumuzda da kısa süreli pitozis olmasına rağmen skalp bloğunun güvenli olduğu, cerrahiye sekonder hemodinamik değişiklikleri, intraoperatif anestezik, postoperatif analjezik ihtiyacını azaltabildiği ve multimodal analjezi yönetiminin bir parçası olabileceği kanısına varıldı.
|