SPONGOSTANA BAĞLI POSTOBSTRÜKTİF PULMONER ÖDEM
Sinem Karagöz, Merve Eker, Esin Çetingöz, Atilla Şencan, Kaan Katırcıoğlu,
İkçü Atatürk Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, İzmir
GİRİŞ Postobstrüktif pulmoner ödem, genel anesteziden uyanma döneminde havayolu obstrüksiyonunu takiben hızla gelişen solunum distresi, hemoptzi ve bilateral geçici radyolojik değişikler ile karakterizedir. Üst hava yolu obstruksiyonun önlenmesi ve erken müdahale insidansı azaltır. Biz spongostan kaynaklı üst havayolu obstrüksiyonuna bağlı postobstrüktif pulmoner ödem gelişen olguda anestezi ve yoğun bakım deneyimimizi paylaşmayı amaçladık. OLGU SUNUMU 42 yaşında, efexor kullanımı ve penisilin allerjisi öyküsü olan kadın hasta, septoplasti operasyonuna alındı. Fentanyl, propofol, rocuronium ile indüksiyon yapıldı; idamede %50 hava+ O2 + desfluran ve remifentanil infüzyonu kullanıldı. Operasyonun sonunda sugammadex (2mg/kg) ile antagonizasyon uygulanan hasta ekstübe edilip, PACU’ya çıkarıldı. Postoperatif 5.dakikada hasta, ani desatüre olması(% 30-35 SpO2) ve maske ile ventilasyonunun sağlanamaması üzerine Propofol+ Tracrium ile reentübe edildi. Tüp içinden bol pembe köpüklü sekresyon aspire edilen ve dinlemekle bilateral yaygın ralleri olan hastaya 2 ampul furosemid uygulandı. İnhaler metoproterenol ve i.v. aminofilin verildi. KBB ekibince yapılan muayenesinde hastanın orofarinksinden kanlı spongostan çıkarıldı. Takibinde pembe köpüklü sekresyonu ve hipoksisi (% 100 Fi02 ile AKG: Ph:7,37 PCO2:36,3 PO2:91,2 Laktat:2,2 ) süren hasta, Anestezi yoğun bakım’a çıkarıldı. Akciğer grafisinde pulmoner ödem ile uyumlu bilateral perihiler opasiteler olup, KTO normaldi. Postobstrüktif pulmoner ödem düşünülerek sedasyon (morfin+midazolam infüzyonu) başlandı, yüksek PEEP ile (+9 mmHg ) pozitif basınçlı ventilasyon ve lasix infüzyonu uygulandı.12 saat pozitif basınçlı ventilasyon sonrası grafisi ve dinleme bulguları normal olan, hipoksisi ve köpüklü sekresyonu olmayan hasta sorunsuz ekstübe edildi, 1 gün sonra servise gönderildi. SONUÇ Postobstrüktif pulmoner ödemde erken tanı, pozitif hava yolu basıncının hızla uygulanması, iyileşmeyi sağlar. En önemli kuralın; mümkün olan en kısa sürede havayoluna pozitif basınç uygulanması olduğu düşünülmektedir Entübe hastalarda PEEP uygulanmasının vaka serilerinde başarılı sonucu hızlandırdığı belirtilmiştir. Rolleri açık olmasa da diüretikler sıklıkla kullanılmakta olup steroid kullanımı da önerilmiştir. Nöromüsküler blokerlerle laringospazmın erken dönemde önlenmesi önerilmektedir. Geri döndürülebilir bu klinik tabloda, önleme, erken tanı ve seri şekilde tedavi edilmesi hayatidir.
|