İlgili bildiri özeti aşağıda dikkatinize sunulmuştur. Bildiri özetini ilgili linkler aracılığı ile yazdırabilir, pdf doküman olarak kaydedebilir yada kabul yazısı alabilirsiniz.

PDF Kaydet Yazdır
Kongre Program

Tark 2019

S-127

Crouzon Sendromlu Hastada Anestezi Yönetimi

Fatih Yılmazer, Ayşe Çiğdem Tütüncü, Pınar Kendigelen, Nesrin Topal, Fatih Varol, Güner Kaya,

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa - Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji Ve Reanimasyon Anabilimdalı, İstanbulİstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa - Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Anabilimdalı, Çocuk Yoğun Bakım Bilimdalı, İstanbul

Crouzon Sendromu hipertelorizm, ekzoftalmus, maksilla hipoplazisi, atipik yüz görünümüne sahip bir kraniyofasyal sendromdur. Zor hava yolu, göğüs deformitesi buna bağlı akciğer fonksiyonsiyon bozuklukları, atlantoaksiyal eklem dislokasyonu karşılaşılabilecek zorluklardandır. Crouzon sendromu tanısı bulunan 5ay, 5kilo kız bebeğe, anti reflü cerrahisi planlanmıştır.Doğduğunda hipotoni, beslenme intolerensı, solunum güçlüğü nedeniyle 4 ay yoğun bakımda kalan, mekanik ventilasyon uygulanan hastanın, fizik muayenesinde frontal bossing, hipertelorizm, düşük kulak çizgisi, basık burun kökü, 4 kotu içeren pectus excavatusun olduğu saptanmıştır. Hasta, ameliyathaneye alındığında standard monitorizasyon ve TOF monitorizasyonu yapılmıştır. Anestezi indüksiyonunda 5mg/kg tiyopental, 0.6mg/kg rokuronyum, 15mcg fentanil sonrası, direkt laringoskopisinde Cormack Lehane skorunun 4 olduğu görülmüş, laringeal bası ile entübe edilebilmiştir. Anestezi idamesi ise remifentanil 0.5 mcg/kg/dk, %4 desfluran ile sağlanmıştır. Cerrahisi 2saat süren hastanın, bu süre içerisinde OAB;40-45mmHg, KAH;100-110/dk olduğu saptanmış, bu dönemde anestezi ve cerrahi açıdan bir sorunla karşılaşılmamıştır. Cerrahinin tamamlanmasından sonra hasta sol lateral pozisyona getirilerek, USG ile dura derinliği 12mm olarak tespit edilmiş, T8-9 aralığından, 9mmde epidural aralığa girilmiş, 1.5ml, % 0.5 bupivakain, 5 ml serum fizyolojik ile dilüe edilerek epidural aralığa verilmiştir. Cerrahi sonunda TOF değeri %47 olan hastaya atropin,neostigmin uygulanmış, dekürarizasyondan 10dk sonra ekstübe edilmiş, çocuk derlenme ünitesinde 1saat boyunca gözlenmiş, venturi maske ile 2lt/dk oksijen verilirken SpO2 %97, KAH 110/dk, solunum frekansı 25-28/dk olduğu gözlenmiştir, takip amaçlı Çocuk YBÜye sevk edilmiştir. Hastaya, YBÜde fiO2 0.6 ve 6cmH20 ile CPAP uygulanmış 2gün sonra sorunsuz servise gönderilmiştir. Crouzon Sendromu, zor ventilasyon ve entübasyon, varolan toraks deformiteleri ve beraberinde üst batın cerrahisi ile beraber zor ekstübasyon gibi riskleri taşımaktadır. Sunulan olguda fiziksel ve motor gelişim geriliği olan hastada özellikle kısa etkili nöromusküler bloker ayrıca havayolu reflekslerinin hızla geri dönüşünü sağlayabilmek ve kısa derlenme süresi için desfluran tercih edilmiştir. Hastanın postoperatif dönemde ağrısız olması, spontan solunumunun etkin ve yeterli olabilmesi için tek doz torakal epidural enjeksiyon uygulanmış ve başarı sağlanmıştır.