Baziller Arter Anevrizması Nedeniyle Endvasküler Tedavi Sonrası Serebrovasküler Olay Gelşmesi
Hüseyin Yıldız, Figen Şensoy, Akif Şirikçi, Pınar Erdaloğlu,
Medical Park, Anestezi, GaziantepMedical Park, Nöroloji, GaziantepMedical Park, Girişimsel Radyoloji, Gaziantep
Endovasküler tedavi günümüzde anevrizma tedavisinde kabul görmüş, hızla gelişen ve birinci seçenek haline gelmiş bir tedavi yöntemidir. 28 yaşında yüzün yarısında kızarma, terleme ve baş ağrısı şikayetleri olan Baziller arter anevrizması tanısı konan hastaya elektif şartlarda genel anestezi altında endovasküler teleskopik akım yönlendirici stent tedavisi yapılan hasta işlem sonrası bir gün sonra sorunsuz bir şekilde taburcu edildi. Taburculuk sonrası birinci günde hastada sağ gözde yanma hissi, ateş bir süre sonra sol gözde de ateşli yanma hissi oluşmuş. Daha sonra denge bozukluğu, yüzde uyuşma ve his kaybı başlamış. Bir süre sonra yutkunma zorluğu ve dilde peltekleşme ve konuşma bozukluğu, bir müddet sonra baş dönmesi, sağ ayakta baldırda seyirme, istemsiz hareket ve sol kolda istemsiz hareketler gelişmiş. Yapılan ilk muayede beyin sapı semptomları anizokori, sağ kolda güçsüzlük, konuşma bozukluğu ve yüzün sol yarısında terleme vardı. Çekilen MR da beyin sapı basısı, beyin sapında akut iskemi izlenmedi. Erken anevrizma içi trombüs oluşumu, stent içi trombüs / akım problemi olarak değerlendirildi. Etyolojik olarak vaskülit ?, vaskülopati ? ön değerlendirmesi yapıldı. Beyin sapı bulgularının büyük oranda var olan fuziform anevrizma ve beyin sapı kitle etkisinin erken trombüs oluşumuna bağlandı. Hasta yoğun bakım ünitesine yatırıldı. Hastaya Eliquis , coraspin, desefin, mannitol, duphalac, nootropil, ulcuran ve bradikardi ve hipotansif olması nedeniyle inotrop tedavisi başlandı. İki gün sonra semptomları düzelen hasta servistede bir gün takip edildi. Kontrol anjiografi ile taburcu edildi. Tüm teknolojik gelişmelere ve klinik tecrübelere rağmen endovasküler tedavi sonuçları halen istenilen düzeyde değildir.
|