Ameliyathane Çalışanlarında Anestezik Gazlara Maruziyetin İnflamatuar Parametreler Üzerine Olan Etkisi
Mehmet Selçuk Uluer, Betül Başaran, Mehmet Sargın,
Konya Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Anesteziyoloji Kliniği, KonyaSelçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji Ve Reanimasyon Kliniği, Konya
Giriş-Amaç Anestezik gazlara kronik maruziyetin ameliyathane çalışanlarını üzerine etkisi sürekli gelişme gösteren atık sistemlerine rağmen günümüzde tartışılmaya devam etmektedir. Volatil Anesteziklere uzun dönem maruziyetin çalışanlar üzerine olumsuz etkileri hakkında bir çok görüş ortaya atılsa da kanıt düzeyleri düşüktür. Biz bu çalışmamızda atık anestezik gazların çalışanların inflamatuar parametreleri üzerine etkisini değerlendirmeyi amaçladık. Materyal Metod Yaşları 18-65 arası olan son 3 yıl veya daha fazla süredir haftalık olarak en az 20 saat süreyle volatil anestezik ajanların kullanıldığı ameliyathanelerde görev yapanlar ile daha önce hiçbir şekilde anastezik gazların kullanıldığı ortamlarda görev yapmamış olanlar çalışmaya dahil edildi. Kronik hastalığı olanlar, alkol ya da başka bir madde bağımlılığı, sigara içiciliği, antioksidan ilaç kullanımı, vücut kitle indeksi 35’ den büyük olanlar, aktif enfeksiyonu, gebeliği, radyasyon ya da başka bir toksik ortama maruziyeti olanlar çalışmaya dahil edilmedi. Gazlara maruziyeti olan ve olmayan 80’er kişi çalışmaya dahil edildi. Katılımcıların demografik verileri, nötrofil, lenfosit, trombosit ve ortalama trombosit hacmi(MPV) değerleri kaydedi ve Nötrofil-Lenfosit Oranı(NLR) ve Platelet-Lenfosit Oranı(PLR) hesaplandı. Bulgular Her iki grup demografik verileri karşılaştırıldığında İstatiksel olarak fark yoktu. Gruplar arasında Nötrofil, Lenfosit, Trombosit, Ortalama Trombosit Hacmi, NLR, PLR değerleri arasında istatiksel olarak fark yoktu (p>0,05) Tartışma Sonuç Anestezik gazlara kronik maruziyetin çalışanların farklı organ ve sistemlerin fonksiyonları olumsuz etkileri bir çok çalışmaya konu olmuştur. Doku ve hücre hasarının temel nedeni olan inlamatuar proçes pek çok marker ile tespit edilmektedir. Nötrofil, Lenfosit sayımı ve bunların oransal değerleri sıklıkla kullanılanlarıdır.(1) Yapılan çalışmalarda proinflamatuar sitokinlerin anestezik gazlara maruz kalan ameliyathane personelinde arttığı gösterilmiştir. (2) Biz çalışmamızda inflamatuar parametelerde istatiksel olarak anlamlı fark bulunmama sebebini kliniğimizde ağırlıklı olarak kullanılan rejyonel anesteziden kaynaklandığını düşünmekteyiz. Böylelikle anestezik gazlara olan maruziyet azalmış ve inflamasyon tetiklenmemiştir. Bununla birlikte aynı koşullar altında, oda atık gaz miktarını gösteren çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu sonuçlar altında rejyonel anestezi kullanım sıklığı artmasının anesteziye sekonder iş hastalığı insidansını düşürebilir.
|