Tonsillektomi veya Adenotonsillektomi ameliyatı yapılacak çocuk hastalarda ağız açacağı yerleştirilmesinin ultrasonografik optik sinir kılıfı çapı üzerine etkisinin değerlendirilmesi
Başak Altıparmak1, Melike Korkmaz Toker2, Ali İhsan Uysal2, Sabri Köseoğlu1, Semra Gümüş Demirbilek1
1Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi 2Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi
GİRİŞ VE AMAÇ: Tonsillektomi ve adenotonsillektomi, tüm dünyada çocuklarda en sık yapılan ameliyatlardandır. Bu ameliyatlar esnasında ağzı açık tutmak ve pozisyonu korumak için ağız açacakları kullanılmaktadır. Bu açacaklar, her ne kadar tonsillerin çıkarılmasında avantaj sağlıyor olsa da ağız içerisine yerleştirilmeleri laringoskopiye benzer hemodinamik etkilere sebep olmaktadır. Daha önce yapılan pek çok çalışmada optik sinir kılıfı çapının (OSKÇ) ultrasonografik olarak ölçülmesinin, intrakranial alandaki basınç değişikliklerini basit ve hızlı bir yolla gösterebildiği rapor edilmiştir. Bu çalışmanın öncelikli amacı, tonsillektomi/adenotonsillektomi ameliyatlarında ağız açacağı kullanımının ultrasonografik OSKÇ ölçümleri üzerine etkilerini belirlemektir. Çalışmanın ikincil amacıysa ameliyat esnasındaki boyun ekstansiyonu derecesiyle OSKÇ ölçümleri arasındaki ilişkiyi değerlendirmektir.
YÖNTEM: Hastane etik kurul onayı alındıktan sonra tonsillektomi/adenotonsillektomi ameliyatı yapılacak 3-18 yaş arası, ASA I-II çocuk hastalar çalışmaya alındı. Anestezi indüksiyonu tüm çocuklarda 1-2 mg/kg propofol, 1 mcg/kg fentanil ve 0.6 mg/kg roküronyum ile sağlandı. Endoktrakeal entübasyon sonrası anestezi idamesinde %30 O2-%70 hava karışımı içinde sevofluran kullanıldı. Entübasyon sonrası tüm çocuklara aynı cerrah tarafından ağız açacağı takıldı ve uygun baş pozisyonu verildi. Pozisyon sonrası çocukların sol orbitasının altından sol porion noktasına giden düzlem (Frankfort düzlemi) ve nötral pozisyondaki ameliyat sedyesinin oluşturduğu Frankfort açısı, boyun ekstansiyonu derecesi olarak kaydedildi. Tüm hastalarda OSKÇ ölçümleri lineer bir probe ile anestezi indüksüyonu sonrası (T0), entübasyon sonrası (T1), ağız açacağı yerleştirilmesi sonrası (T2) ve ağız açacağı yerleştirildikten 20 dk sonra (T3) ölçüldü. Frankfort açısı ve T2-T3 arasındaki OSKÇ değişimi arasındaki ilişki regresyon modeli ile değerlendirildi.
BULGULAR: Toplam 35 hasta çalışmaya alındı. Hastaların yaşlarının ortalaması 7.3±2.75 yıldı. Tüm zaman noktalarında ortalama OSKÇ ölçümü değişimleri anlamlı bulundu (p< 0.001). Ortalama Frankfort açısı değeri 130.41±7.5° bulundu. Frankfort açısı ve OSKÇ ölçümleri arasında istatistiksel ilişki bulunamadı (β= 0.63, p=0.715).
TARTIŞMA VE SONUÇ: Çalışmamızda; çocuklarda ağız açacağı yerleştirilmesi ultrasonografik OSKÇ ölçümlerinde anlamlı artışa neden olmuştur. OSKÇ ölçümleri, ağız açacağı konulduktan 20 dk sonra artmaya devam etmiştir. Ancak Frankfort açısı ile değerlendirilen boyun ekstansiyonu derecesinin OSKÇ üzerine etkisi gösterilememiştir.
|